Hekimoğlu İsmail
AİLE-SAĞLIK Yazarlar Hekimoğlu İsmail
Müslüman’ın kalitesi maddî meselelerde anlaşılır...
Bir şahıs ibadetlerine dikkat etse amma imkânı olduğu halde borcunu ödemese, İslamiyet’e ihanet etmiş olur.
Çünkü alacaklı der ki, “Kıldığı namazdan bana ne! Sakalla, tespihle milleti aldatıyorlar…” İslamiyet’e yapılan bu hakaretin sorumlusu, maddi meselelerde gayri ciddi davranan ve bencil olan şahıstır.
Yıllar evvel, başka bir şehirde yaşayan, ilmine çok güvendiğim, dindar olduğuna gerçekten çok inandığım bir arkadaş yanıma geldi, dedi ki: “Ağabey işlerim kötü gidiyor. Zor durumdayım. Nasıl düzlüğe çıkacağım bilemiyorum. Allah’tan korkmasam intihar edeceğim.”
O arkadaş, benim nazarımda kıymetli bir şahıstı. Dedim ki: “Üzülme. Memleketine gidince küçük bir dükkân kirala. Buradan sana kitap göndereyim. Kitapçılık yap.” Tabii sevindi, dua etti. Bir süre sonra dükkânı tuttu, ben de kitapları gönderdim. Üç ay geçti, arkadaş kitapların parasını göndermiyor. Beş ay geçti, kitapların parası gelmiyor… Kalkıp yanına gittim, dedim ki: “Arkadaş, ben sana zor gününde yardım ettim, sen bana borcunu ödemiyorsun, beni zor duruma düşürüyorsun!” Dedi ki: “Hakkını helal et. Araba aldığım için sana ödeme yapamadım.” “Yahu arkadaş” dedim, “Sen arabada gezeceksin diye, bana niye bu kötülüğü yapıyorsun? Sen her vakit camide namaz kılarsın. Şimdi ben o camiye gelip, ‘Bu adam benim dostumdur. Ona güvenip borç verdim amma o beni dolandırdı.’ desem hoşuna gider mi?” Arkadaş, başını önüne eğdi...
Hz. Ömer (ra), bir kişinin bir adamı övdüğünü duyunca, “Onunla yolculuk ettin mi?” diye sormuş. Adam, “Hayır” demiş. “Onunla alışveriş yaptın mı?” diye sormuş. Adam buna da, “Hayır” deyince Hz. Ömer (ra) buyurmuş ki: “Allah’a yemin ederim ki senin onu tanıdığını zannetmiyorum.” Ben de bu kıssadaki gibi, tanıdığımı zannettiğim kaç arkadaşımı maddi meseleler yüzünden kaybettim; sayısını bilmiyorum…
Ormandaki ağaçlar ağustos sıcağında birbirlerine gölge yaparak çevrelerindeki ağaçları korurlar. Fırtınada omuz omuza verirler, rüzgâr bir tek ağacı söküp atamaz. Sel gelirse, ağaçlar sel suyunu parçalar. Güven duygusu devam ederse Müslümanlar böylesi bir ormana benzer. Yaratan tek olduğu için yaratıklar arasında benzerlik vardır. Allah’ın koyduğu kanunlar umumidir. Bu kanunları anlamak için kâinat kitabını okumak lazım…
Bana göre borcunu ödemeyen adam öyle bir hale düşer ki, kırda tek başına kalmış yalnız bir ağaca döner. Güneş onu yakar, rüzgâr dallarını kırar, seller devirir. Bunca yıllık tecrübelerime dayanarak bir gözlemimi paylaşayım; insan maddi meselelerde gerçek kimliğini ortaya koyar! Para ve makam, insanın iki sırlı düğmesidir. Bu düğmelere bastı mı, manevi bir röntgen onun gerçek âlemini gösterir. Parada, makamda ve malda Müslüman’ca hareket etmeyenler, İslamiyet’i tarumar etmek isteyenlerdir.
Mahir İz Hocam derdi ki: “Hakk’a insanı en çok yaklaştıran malî ibadetlerdir.” Zekât vermek malî ibadet olduğu gibi, maddi meselelerde hassasiyetle davranmak da malî ibadettir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder