Peygamber Efendimiz’in torunu, Kerbela şehidi; Hz. Hüseyin’in (r.a.) kısaca hayatı…
Hüseyin (r.a), 626 yılında Medîne’de doğdu. Künyesi Ebû Abdullah’tır. “Şehît” lakabıyla meşhur­dur. Resûlullah, ağabeyi Hasan’a yaptığı gibi o güne kadar Araplar tarafından pek bilinmeyen “Hüseyin”ismini kulağına bizzat ezan okuyarak koydular ve doğumunun yedinci gününde Akîka kurbanı kestirip Hz. Fâtıma’dan (r.a.) saçının ağırlığınca fakirlere gümüş dağıtmasını istediler.
Hz. Hasan (r.a.) doğumunun yedinci günü sünnet edildi.[1] Babası Hz. Ali, annesi Hz. Fâtıma’dır.
HZ. HÜSEYİN’İN (R.A.) EŞİ VE ÇOCUKLARI
Rebâb bint-i İmriü’l-Kays ile evlenmiş ve Ali Ekber, Ali Zeynelâbidîn, Fâtıma, Sükeyne, EbûbekirÖmer, Abdullah, Muhammed, Cafer isimlerinde çocukları olmuştur.
O, hicretin 4. senesinde, yâni kâinâtın en mesut günlerini yaşadığı Asr-ı Saâdet’te dünyaya gelmiş ve muhterem dedesinin göz bebeği olmuştu. Onu gören:
“–Bu kadar güzelini de hiç görmemiştim!” derdi. Çünkü o, insanların Allâh Resûlü’ne en çok benzeyeni idi.[2]
PEYGABERİMİZİN REYHANI
Hz. Hüseyin, 6 yaşına kadar Peygamber Efendimiz’in muhabbet kucağında çok mesrûr ve neşeli günler geçirdi. Çünkü Resûlullâh torunlarına çok düşkündü ve onları, “Siz Allâh’ın reyhânlarısınız.”diye severdi.[3] İsteklerini tereddütsüz yerine getirir, onlarla oyun oynar, sırtına bindirip gezdirir, hatta secdede iken sırtına çıktıklarında onlar ininceye kadar bekler, rahatsız etmek istemezdi.
HZ. HÜSEYİN’İN (R.A.) ÖZELLİKLERİ
Hüseyin (r.a), insanların gıpta ettiği müstesnâ bir şahsiyet idi. Çok üstün fazîletlere sâhip bir insandı. Herkes tarafından sevilirdi.
Hz. Hüseyin (r.a) çok cömert ve mütevâzı idi:
“Cömert, efendi olur; cimri ise hor ve hakîr olur. Bu âlemde bir mü’min kardeşinin iyiliğini kendinden önce düşünen, öbür âlemde daha iyisini bulur.” buyururdu.
Hayâtını Allâh rızâsını ve âhireti kazanmaya adaması, onu pek ulvî makamlara yükseltti. Cennet gençlerinin efendisi oldu.
Hz. Hüseyin (r.a), kendini ibadete vererek zühd ve takvâya dayalı bir hayat sürdü. İnsanlara iyilik ve yardım etmeyi çok sevdi. Müslümanlar arasında huzur ve sükûnu sağlamak, birlik ve beraberliği devam ettirmek için âzâmî gayret sarfetti. Fitne kıpırdanışlarına fırsat vermedi. Muhterem dedesi Peygamber Efendimiz’in mânevî mîrâsını koruyup yüceltmek için çalışırken hunharca şehît edildi. Ona revâ görülen zâlimâne hareketler Efendimiz’i ve Müslümanları çok üzdü.
HZ. HÜSEYİN (R.A.) NE ZAMAN VE NEREDE VEFAT ETTİ?
Hz. Hüseyin (r.a.) 680 yılında Kûfe yakınlarındaki Kerbelâ’da şehît edildi.
57 yaşında şehît edilmiş olmasına rağmen gönüllerde hep genç olarak kalan ve gençlere örnek fazîletli davranışlarıyla hayalleri süsleyen bir şahsiyettir.
DİPNOTLAR
[1] Âsım Köksal, İslâm Târihi, IV, 325; Şeblencî, Mümin b. Hasan b. Mümin, Nûru’l-Ebsâr fî Menâkıbi Âli Beyti’n-Nebiyyil Muhtâr, Diyarbakır 1978, s. 131; Varol, Hz. Hasan, s. 51.
[2] Buharî, Ashabu’n-Nebî, 22; Tirmizî, Menakıb, 30/3778.
[3] Tirmizî, Birr, 11; İbn-i Mâce, Edeb, 3.
Kaynak: Dr. Murat Kaya, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’den 111 Hayat Ölçüsü, Erkam Yayınları

http://www.islamveihsan.com/hz-huseyinin-r-a-kisaca-hayati.html