18 Aralık 2018 Salı

Hz Mevlana'dan Özlü Sözler


Hz Mevlana'dan  Özlü Sözler 

 
Güzeli güzel yapan edeptir. Edep ise güzeli sevmeye sebeptir.
 
 Üzülme der Mevlana ve devam eder kaybettiğin her şey başka bir surette geri döner.
 
 
Mum olmak kolay değildir. Işık saçmak için önce yanmak gerek.
 
 
Sevdiklerinize "gül" verin. Gülünüz yoksa "gülüverin".
 
 Cübbe ve sarık ile alimlik olmaz. Alimlik, insanın zatında bulunan bir hünerdir.
 
 
Bin "sene" de okusam, ne "biliyorsun" diye sorsalar bana? "Haddimi" bilirim derim.
 
 
Sevmek kuru odunlar gibi sessiz sakin yanmaktır.
 
 
Bir yerde misafir üstüne misafir olmaz.
 
 
Sen duru bir su gibisin. Yaptığın kötülüklerle bu temiz suyu bulandırma.
 
 
 Kim daha güzelse kıskançlığı daha fazla olur. Kıskançlık ateşten meydana gelir.
 
 Ey dilim! Sen benim hem servetimsin hem felaketim. Beni bahtiyar eden de sensin berbad  eden de.
 Tevazu ve alçakgönüllülükte toprak gibi ol.
 
Kalp deniz, dil kıyıdır. Denizde ne varsa kıyıya o vurur.
 
 
Uzaklık deyip de dert ettiğin nedir ki sevgili. Biz Yaradan'ı da görmeden sevmedik mi?
 
 Yoksulluğu anladık da sevmek neden kıt kanaat. Yoksa yürekler mi yoksul kimler biçmiş Aşk'a fiyat.
 
 
Sevgi olmadan saygı, saygı olmadan sadakat olmaz.3 katlı bina gibidir sadakat çökerse hepsi yıkılır.
 
 
İncinmemek incitmemekten daha zordur.
 
 
Kalbinizle yaptığınız her şey, size geri dönecektir.
 
 Ey diken arayan kimse! Cennete girsen bile, orada senden başka diken bulunmaz.
 
 
Her şey incelikten, insan kalınlıktan kırılır.
 
 
Sanmasınlar yıkıldık, sanmasınlar çöktük; bir başka bahar için sadece yaprak döktük.
 
 
Herkesin anlayış derecesi farklıdır. Benim sana anlatacaklarım, ancak senin anlayabileceğin kadardır.
 
 Aşk-ı zikretmek için, söz dudağa gelmeden önce, cemre gibi yüreğe düşmelidir.
 
 
Leş, bize göre rezildir ama domuza, köpeğe şekerdir, helvadır.
 
 
Ey gönül! Kopan her ip istenirse bağlanır, ama bağlanan yerde düğüm kalır.
 
 
Sevdiğinizi yalnızca onun duyabileceği biçimde eleştirin. Övgünüzü ise bütün dünyaya duyurun.
 
 Adalet nedir? Her şeyi yerine koymak.
 
 
Zulüm nedir? Bir şeyi yerine koymamak, başka yere koymak.
 
 
Cennete diken arayarak girersen sen, orada senden başka diken bulamazsın.
 
 
Nice balık vardır ki su içinde her şeyden eminken, boğazının hırsı yüzünden oltaya tutulmuştur.
 
 
Öfke rüzgar gibidir bir süre sonra diner. Ama birçok dal kırılmıştır bile.
 
 Ay, yıldızlardan utanır ama yine de cömertliği yüzünden yıldızların arasında bulunur.
 
 Eğriyi kendinde arayan, doğruyu kalbinde bulur.
 
 
Aşkına emekle yürüyen, dermanı derdinde görür.
 
 Yalnızlık Allah'a mahsus her canlı bir eş arar, taşın kalbi yok ama onu bile yosun sarar.
 
 Nefsine danıştın mı, o alçak ne derse, onun tersini yap.
 
 
Ben insanların ayıplarını gören gözlerimi kör ettim. Sen de onlara benim gibi iyi gözle bak.
 
 
Aşıkların gönüllerinin yanışıyla gözyaşları olmasaydı, dünyada su da olmazdı, ateş de.
 
 
Ey gül! Topraktan Allah diyerek çıktığın için mi bu kadar güzelsin.
 
 Sesini değil, sözünü yükselt! Yağmurlardır yaprakları büyüten, gök gürültüleri değil.
 
 Çalınan her kapı hemen açılsaydı, ümidin, sabrın ve isteğin derecesi anlaşılmazdı.
 
 
Sen gül ol da varsın seni ot sansınlar. Sen gül olup açta uğruna ötmeyen bülbül utansın.
 
Kapı açılır sen yeter ki vurmayı bil. Ne zaman? Bilmem! Yeter ki o kapıda durmayı bil.
 
 
 İnsan sevinçliyse birini sevindirmiş, üzüntülüyse birini üzmüştür.
 
 
Güzel ahlak, kimseye yük olmamak, fakat herkesin yükünü çekmektir.
 
Açlık, ilaçların padişahıdır. Hekimler niye perhiz verir düşünsene..
 
 
Ten elbiseye benzer. Elbiseye yapışıp durma, koş da diken ustayı ara.
 
 
Küsmek ve darılmak için bahaneler aramak yerine, sevmek ve sevilmek için çareler arayın.
 
 
Ey hırs gecesinde uykuya dalan kişi, ecel sabahın ağardı gündüzünden kork.
 
Okadar çok koşmayın, o kadar yorulmayın, şu yerin altında çırak ne olmuşsa usta da o olmuştur.
 
 İnsanın kanadı, gayretidir. Allah, alemi bir kere "kün" (ol!) demekle yaratmaya gücü yetmez miydi? Bundan şüphen mi var?
 
 
Çünkü tohum toprağa gizlenirse yeşerir.
 
Güzellik dilin altında gizlidir. Sükut, incelik, edep ve zerafet insanı her gittiği yerde sultan yapar.
 
 Dağa bir kuş kondu, sonra da uçup gitti. Bak da gör, o dağda ne bir fazlalık var ne bir eksilme.
 
 Korkunç bir kurban bayramı olan kıyamet günü, inananlara bayram günüdür, öküzlere ölüm günü.
 
 
Bedenler ağızları kapalı testilere benzerler. Sen testinin içinde olana bak, testiye bakma.
 
 Gözyaşı neredeyse rahmet oraya iner.
 
 
Gönlünde olanı benden gizleme ki, benim gönlümdeki de ortaya çıksın.
 
 
Aynı dili konuşan değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilirler.
 
 Cahil ile sohbet etmek güçtür bilene. Çünkü cahil ne gelirse söyler diline.
 
 
Sevgi (kulluk), düşünce ve manadan ibaret olsaydı, bize oruç ve namaz lüzumlu olmazdı.
 
 
Nefis üç köşeli dikendir, ne türlü koysan batar. Gönlünü dikenden temizlersen sonsuz gül bahçelerine ulaşırsın.
 
 Sabır, kurtuluşun anahtarıdır.
 
 
Kanaat etmekten hiç kimse ölmemiştir.
 
 
Hırs besleyerek hiç kimse padişah olmamıştır.
 
 
Gözyaşları merhamete delildir, yürek yanmadıkça göz yaşarmaz.
 
 Dua edecek güzel bir gönlün yok ise, güzel yürekli insanlardan dua iste.
 
 
İman nedir? diye akıldan sordum; akıl kalbimin kulağına söyleyerek iman: "edeptir" dedi.
 
 
Sevgilim! Senin yüzünden, yüzümde bir güzellik var.
 
 
Gönül gözü kör olmuş / Akıl nerde kime ne? / Gönlüm güle vurulmuş / Dikeninden bana ne.
 
 
Emek ver, kulak ver, bilgi ver, ama sakın boş verme.
 
 
Dertli insan içi duman dolu bir odaya benzer. Onu dinlemek; o odaya bir pencere açmak gibidir.
 
 
Her dil, gönlün perdesidir. Perde kımıldadı mı, sırlara ulaşılır.
 
Toprakta biten güller solar gider. Gönülde biten güller ise kalıcı ve hoştur.
 
 
Dediler ki: gözden ırak olan gönülden de ırak olur. Dedim ki: Gönül'e giren gözden ırak olsa ne olur?
 
 
Bilgi, sınırı olmayan bir denizdir. Bilgi dileyense denizlere dalan bir dalgıçtır.
 
 
Ayağına batan dikenler aradığın gülün habercisidir.
 
Kalbinden geçmeyeni diline değdirme. Ya kalbin derininden konuş; Ya da sus!
 
 
 

--


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder