9 Mayıs 2016 Pazartesi

Dinimizde Saygı ve Sevgi

Dinimizde Saygı ve Sevgi
 
İnsana saygı ve sevgi dinimizin emri ve  dünya etik değerlerin temel taşıdır. Küçüklere sevgi, Büyüklere saygı,  dinimizce ibadet sayılır. Nitekim Peygamberimiz;
 
 “ Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı duymayan bizden değildir” buyurmuştur. (Tirmizi 7/155)
 
Yüce Rabbimizin diğer varlıklardan farklı olarak insanlara bahşettiği en güzel özelliklerin başında sevgi, saygı, şefkat ve merhamet gibi duyguları gelir. İnsan ancak bu yüce duygular sayesinde mutlu olabilir. Bizlere düşen yüce Allah’ın emrettiği, Peygamberimizin  yaşayarak gösterdiği şekilde hareket ederek, yaşlılarımıza saygı ve hürmet etmelidirler.
 
“İyilik yapan iyilik bulur.” “Seven sevgi görür.” “Saygılı olan saygıyla karşılanır.” “Bugün bana yarın sana; etme bulma dünyası ” gibi atalarımız bu gerçeği bu sözleriyle özetlemişlerdir.
 
Allah’ü Teala çocuklarımızı sevmeyi,  şefkat ve merhamet etmeyi ve en iyi şekilde eğitmeyi emretmiştir. Çünkü çocuklarını eğitmeyen güzel ahlak değerleriyle yetiştirmeyen toplumların geleceğinden umudu olamaz Küçükler sevgiyi ve saygıyı büyüklerinden öğrenirler. Bizler de çocuklarımıza ve gençlerimize örnek olmalıyız.
 
Allah’ü Teala “Rabbin, kendisinden başkasına asla ibadet etmemenizi ve ana-babaya iyi davranmanıza kesin olarak emretti. Eğer onlardan biri, ya da her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşırsa, sakın onlara “öf!” bile deme; onları azarlama; onlara tatlı ve güzel söz söyle.”    (İsra, 17/23) buyurmaktadır.
 
İslam dini büyüklerimize saygı göstermemizi ve onlara her konuda öncelik vermemizi emreder. Saygı göstermemiz gerekenlerin başında önce anne ve babamız gelmektedir Ayeti kerimeden de anlaşılacağı gibi anne ve babamızın yanımızda yaşlanmaları halinde her zamankinden daha fazla dikkat etmemiz emredilmiştir. Onlara tatlı ve güzel söz söylememiz gerekir. Milletimizin örf ve âdetinde büyüklere saygı, küçüklere merhamet vardır.
 
Peygamberimizde “Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir” (Tirmizî, Birr, 15; Ebû Dâvûd, Edeb, 66). Buyurmaktadır. Hadis-i şerif, küçüğe sevgi, büyüğe saygı göstermenin, Müslümanların temel ahlaki özelliği olduğunu ortaya koymaktadır. Bir toplumun bekasında, sevgi ve saygı hayati önem taşıyan iki temel esastır.
 
Bir gün Ashab  Peygamberimizin yanında oturuyorlardı. O sırada yaşlı bir kişinin yaklaştığı görüldü, anlaşılan Hz. Peygamber´le görüşmek istiyordu. Sahabeler yaşlı kişiye yer açmakta biraz yavaş davranınca sevgili Peygamberimiz(s.a.v.) şöyle buyurdular:
 
“Küçüklerimizi sevmeyen, büyüklerimizi saymayan bizden değildir”. Buyurdu. Bir başka hadislerinde de; Bir genç, yaşından dolayı bir kimseye saygı gösterirse Allah (c.c.) da yaşlanınca kendisine saygı gösterecek kişiler takdir eder”.(Tirmizi Kitabul-Birr-2023.) ve “Merhamet etmeyene merhamet edilmez, buyurmuştur!”. (Müslim, Fedâil, 66) buyurmaktdır.
 
Dinimizin emri olan büyüklere saygıyı, küçüklere merhamet etmeyi başta biz anne babalar olarak çocuklarımıza öğretmeliyiz. Merhamet etmeyene merhamet olunmaz prensibini gençlerimize anlatmalıyız.
 
Sevgi ve saygı, büyüklerle küçükler arasındaki uçurumu yok eden, muhabbet bağını kuran fevkalade bir iksirdir. Büyükler küçüklere sevgide, küçükler de büyüklere saygıda kusur etmemeli. Dinimiz, insanların birbiriyle görüşüp konuşmalarına, toplum halinde yaşamalarına büyük bir önem vermiştir.
 
 İnsanların birbirleriyle geçinmelerinde samimiyet, tevazu, sadelik, zorlanmama, karşılıklı yardım, nezaket, saygı, sevgi ve hayırseverlik bir esastır. Bu özellikten yoksun olan bir toplumda sıkıntılar baş gösterir, kin ve düşmanlıklar görülür. O halde insanlar birbirlerini sevmeli ve saymalı, gençler yaşlılara, bilmeyenler bilginlere ve bildiğini paylaşıp öğretenlere, çocuklar anne-babalarına, öğrenciler öğretmenlerine saygı göstermelidir.
 
 
 KAYNAK:
 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder