Saliha Kadın, İyi Geçimli Eş!
Rabbine kulluğun sadece namazdan, oruçtan geçmediğini, insanı görevlerin de Allah’ın rızası ile ilgili olduğunu bilir.
Kocasının hanımı olmayı, karşılığını ancak cennette bulacağı amellerinden biri olarak görür. Gizli ve açık bütün işlerinde ihlası esas alır. Riyadan, gösterişten, kimin ne diyeceğinden etkilenmez.
Eşinin iffetini, malını korumayı üzerine düşen bir cihad samimiyeti ile eda eder.
Eşine karşı mütebessim, ruhu ve bedeni ile güzel, çekici olmaya çalışır. Eşinin dikkatini çekecek, ilgisine mazhar olacak ziynet ve elbiseler giyer, kokular sürünür.
Evden çıkışının muhakkak eşinin izni ile olması gerektiğini asla unutmaz. Eşinin müsamahası olmayan yerlere gidemeyeceğini bilir. Eşinin istemediğini eve almaz.
Teşekkür eder. Allah’a şükreder. Fakirliğe sabretmesini bilir. İman nimetinden sonra, mutlu bir aile yuvası kurması gibi bir nimeti verdiği için Rabbine sürekli şükreder. Sıhhate, çocukların varlığına, yenen içilen nimetlere şükreder.
Eşine, yaptığı iyi şeyler için teşekkür eder. Beğenmediği şeyler için, uygun bir zamanda uygun bir dil kullanmaya dikkat eder. Her şeye itiraz eden, hep tenkit eden olmaz.
Çocuklarına vermek istediği güzel ahlâkı kendi tavırlarında gösterir. Yeri geldiğinde ve gerektiğinde sıkıntısını içine gömmesini bilir. Tartışmak gerekiyorsa tartışır; ama tartışması kadında bulunması gereken incelik ve nezaketi aşmaz. Gerginlik doğuracak ortamlardan uzak durur. Sabır taşıdır.
Eşinden izinsiz onun malından harcamaz. Yalanın her çeşidinden kaçınır.
Güzelliğini ve ziynetini eşi için kullanır. Evden çıkarken başkalarının dikkatini çekecek bir tarzda giyinip, süslenmiş olmamaya önem verir.
Eşinin ailesine karşı saygılı olur. Bir gün kendisinin de aynı noktalarda bulunacağını hesap eder.
Çocuklarının ilk mürebbisi, en etkili öğretmeni, en tesirli örneği olduğunu bilir. Çocuklarını yetiştirmeyi üzerindeki vazifelerin en büyüklerinden biri olarak görür. Şu bu iş için çocuklarını ihmal etmez. Çocukların iyi bir mü’min olarak yetişmelerinden daha önemli bir görev aramaz.
Hata, kabat sayma makinesi olmaz. Alaycı, kibirli değildir.
Eşinden talakını istemenin haram olduğunu bilir.
Zahidedir; Allah’ın rızasına ve cennetine koşar. Fani dünyaya değer vermez. Barındıktan ve yiyip içtikten sonra dünyaya tenezzülün zillet olduğunu kavramıştır. Gelecek endişesi taşımaz. Allah’a güvenmiştir.
Farz ibadetlerde tavizsizdir. Zikir ehlidir. Duayı ihmal etmez. Samimi ve sürekli dua eder.
Dualarından umutludur. Bidatçi, hurafeci olmaz. Modayı izlemez.
Dinin yayılması ve yaşanması için gayret eder. Her yıl ne kadar insanı kurtardığını, kaç kişinin ebedi cehenneme düşmesine mani olduğunu hesap eder, kendisini ve gayretlerini yetersiz bulup azmini artırmaya çalışır.
Çağdaş kadın fitnelerine katılmaz. Eşinin hakkının Allah’ın korumasında olduğunu, bu korumanın da bir bedeli olacağını iyi bilir. Allah’a ve Resûlüne isyan olmadıkça eşine itaat eder.
İnsanlığı, eşi ve diğer insanlar diye iki grupta inceler. Sade ve temiz giyinir. Giyimi gösteriş için değil tesettür içindir. Tesettürü de bir fitneye dönüştürmez.
Eşinin cima talebine sınırlayıcı tavırlar koymaz. Sağlık engeli bulunmadıkça çıkaracağı engellerin vebal olarak üzerine döneceğini bilir. Cima dışında da eşinin hoşlanacağı samimi ve etkili tavırlardan kaçınmaz.
Başka kadınları eşine anlatmaz. Eşinden de başka erkekleri anlatmasını istemez.
Yatak odasına ait şeyleri ebediyen(en yakın bayan arkadaşlar da dahil) kimseye anlatmaz. Hatta yatak odasını bile başkalarından gizler. Sır deposudur.
Nureddin Yıldız – Kıblegâh Evler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder