2. İman edip, salih amellerde bulunurlar.
وَبَشِّرِ الَّذِين آمَنُواْ وَعَمِلُواْ الصَّالِحَاتِ أَنَّ لَهُمْ جَنَّاتٍتَجْرِي مِن تَحْتِهَا الأَنْهَارُ كُلَّمَا رُزِقُواْ مِنْهَا مِن ثَمَرَةٍرِّزْقاً قَالُواْ هَذَا الَّذِي رُزِقْنَا مِن قَبْلُ وَأُتُواْ بِهِ مُتَشَابِهاًوَلَهُمْ فِيهَا أَزْوَاجٌ
مُّطَهَّرَةٌ وَهُمْ فِيهَا خَالِدُونَ
İman edip iyi davranışlarda bulunanlara, içinden ırmaklar akan cennetler olduğunu müjdele! O cennetlerdeki bir meyveden kendilerine rızık olarak yedirildikçe: Bundan önce dünyada bize verilenlerdendir bu, derler. Bu rızıklar onlara (bazı yönlerden dünyadakine) benzer olarak verilmiştir. Onlar için cennette tertemiz eşler de vardır. Ve onlar orada ebedî kalıcılardır.(Bakara, 2/25)
وَالَّذِينَ آمَنُواْ وَعَمِلُواْ الصَّالِحَاتِ سَنُدْخِلُهُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِيمِن تَحْتِهَا الأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا لَّهُمْ فِيهَا أَزْوَاجٌمُّطَهَّرَةٌ وَنُدْخِلُهُمْ ظِلاًّ ظَلِيلاً
İnanıp; iyi işler yapanları da, içinde ebediyen kalmak üzere girecekleri, zemininden ırmaklar akan cennetlere sokacağız. Orada onlar için tertemiz eşler vardır ve onları koyu (tatlı) bir gölgeye koyarız. (Nisa, 4/57)
3. Allah’a ve Rasülüne İtaat ederler.
تِلْكَ حُدُودُ اللّهِ وَمَن يُطِعِ اللّهَ وَرَسُولَهُ يُدْخِلْهُ جَنَّاتٍتَجْرِي مِن تَحْتِهَا الأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا وَذَلِكَ الْفَوْزُالْعَظِيمُ
Bunlar, Allah'ın (koyduğu) sınırlardır. Kim Allah'a ve Peygamberine itaat ederse Allah onu, zemininden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır; orada devamlı kalıcıdırlar; işte büyük kurtuluş budur. (Nisa, 4/13)
وَسَارِعُواْ إِلَى مَغْفِرَةٍ مِّن رَّبِّكُمْ وَجَنَّةٍ عَرْضُهَا السَّمَاوَاتُوَالأَرْضُ أُعِدَّتْ لِلْمُتَّقِينَ
Rabbinizin bağışına ve takvâ sahipleri için hazırlanmış olup genişliği gökler ve yer kadar olan cennete koşun! (Al-i İmran, 3/133)
4. Allah’ın ayetlerine iman ederler.
الَّذِينَ آمَنُوا بِآيَاتِنَا وَكَانُوا مُسْلِمِينَ *ادْخُلُوا الْجَنَّةَ أَنتُمْ وَأَزْوَاجُكُمْ تُحْبَرُونَ
Benim ayetlerime iman edip de samimi müslüman olan kullarım! Siz ve eşleriniz cennete girin. Orada ağırlanıp sevindirileceksiniz. (Zuhruf, 43/69-70)
Dünya Cenneti mi Ahiret Cenneti mi ?
Ahiret hayatını unutup varını yoğunu dünya cenneti için harcayan insanların olduğunu görüyoruz. Bu dünya hayatı geçicidir. Ahiret cennetiyle birlikte düşünülmelidir. Dünya cenneti için ahiret cennetini yıkmak akıllıca değildir. Mü’minlerin asıl yurdu cennettir. Cennet olmalıdır... Zulümler, işgaller, katliamlar, savaşlar dünya cenneti için yapılmıyor mu ?
زُيِّنَ لِلنَّاسِ حُبُّ الشَّهَوَاتِ مِنَ النِّسَاء وَالْبَنِينَ وَالْقَنَاطِيرِالْمُقَنطَرَةِ مِنَ الذَّهَبِ وَالْفِضَّةِ وَالْخَيْلِ الْمُسَوَّمَةِوَالأَنْعَامِ وَالْحَرْثِ ذَلِكَ مَتَاعُ الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَاللّهُ عِندَهُحُسْنُ الْمَآبِ
Kadınlardan, oğullardan, kantarlarca yığılmışaltın ve gümüşten, salma atlardan, davarlardan ve ekinlerden gelen zevklere aşırıdüşkünlük, insanlara süslü (câzip) gösterildi. Bunlar, sadece dünyâ hayâtının geçimidir. Asıl varılacak güzel yer, Allâh'ın yanındadır.(Al-i İmran, 3/14)
قُلْ أَؤُنَبِّئُكُم بِخَيْرٍ مِّن ذَلِكُمْ لِلَّذِينَ اتَّقَوْا عِندَ رَبِّهِمْجَنَّاتٌ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا وَأَزْوَاجٌمُّطَهَّرَةٌ وَرِضْوَانٌ مِّنَ اللّهِ وَاللّهُ بَصِيرٌ بِالْعِبَادِ
De ki: "Size o istediklerinizden daha hayırlısınıhaber vereyim mi? Korunan kullar için Rablerinin yanında altından ırmaklar akan, içlerinde sonsuza kadar kalacaklarıcennetler vardır. Ayrıcaorada kendilerine tertemiz eşler ve hele bir de Allah'ın hoşnutluğu vardır. Allah o kullarıgörür."(Al-i İmran, 3/15)
KAYNAK:http://vaazlarim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder