14 Temmuz 2017 Cuma

AHİRETE İMAN VE İNSAN HAYATINA ETKİSİ-2

AHİRETE İMAN VE İNSAN HAYATINA ETKİSİ-2
 
KIYAMET GÜNÜ
 
Kıyametin mutlaka kopacağını Kuran,ان الساعة آتية “Kıyamet mutlaka gelecektir.” (Tâ-Hâ, 20/15) diye haber vermektedir. Kainattaki akıllara durgunluk veren düzen ve sistem o gün son bulacak, bambaşka ve dehşetli bir hal yaşanacaktır.
يوم نطوى السماء كطى السجل للكتب كما بدأنا اول خلق نعيده وعدا علين انا كنا فاعلين  
 
Yazılı kağıt tomarlarının dürülmesi gibi göğü düreceğimiz günü düşün. Başlangıçta ilk yaratmayı nasıl yaptıysak, -üzerimize bir vaad olarak- onu yine yapacağız.”(Enbiya, 21/104)  
 
Şu ayetlerde de kıyametin kopuş anından sahneler sunmaktadır:
 
اذا السماء انفطرت واذاالكواب انتثرب واذاالبحار فجرب واذاالقبور بعثرب علمت نفس ما قد مت واخرت
 
“Gök yarıldığı zaman, yıldızlar saçıldığı zaman, denizler kaynayıp fışkırdığı zaman, kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman herke yaptığı ve yapmadığı şeyleri bilecek.” (İnfitâr, 82/1-5)
 
القارعة ما الاقارعة وما ادراك ماا لقارعة يوم يكون الناس كالفراش المبثوث وتكون الجتال كالعهن المنفوش  
 
Yürekleri hoplatan büyük felaket! Nedir o yürekleri hoplatan büyük felaket? Yürekleri hoplatan büyük felaketin ne olduğunu sen ne bileceksin? O gün insanlar, her biri bir tarafa uçuşan küçük kelebekler gibi olacaktır. Dağlar da atılmış renkli yünler gibi olacaktır.” (Kâri'a, 101/ 1-5).
 
Kıyametin kopması ile Yüce Allah’tan başka her şey yok  olacaktır. Şu ayetlerde bu geçek ortay konmaktadır:
 
كل من عليها فان ويبقى وجه ربك ذو الجلال والاكرام  
 
Yeryüzündeki her şey yok olacaktır. Ancak azamet ve ikram sahibi Rabb’inin zatı bâkî kalacaktır(Rahmân, 55/26-27. bk Kasas, 28/ 88).
 
Kıyamet gününde hiç kimsenin hiç kimseye faydası olmayacaktır. O gün emir ve yetki   sadece Allah’a aittir.
يوم لا تملك نفس لنفس شيئا والامر يومئذ لله
 
"O gün kimse kimseye hiçbir fayda sağlayamayacaktır. O gün buyruk, yalnız Allah’ındır” (İnfitâr,82/19).
 
KIYAMETİN KOPMA ZAMANI
 
Her şeyi merak eden insan, kendi akıbetini doğrudan ilgilendiren kıyametin ne  zaman kopacağını da elbette merak edecektir. İnsanın, hakkında bilgi sahibi olabileceği alan ve  bu alan hakkında elde edebileceği bilgi sınırlıdır. İnsan bilgisinin ulaşamayacağı, yalnızca yüce Allah’ın bilgisi dahilinde olan işler de vardır. Yalnız Allah’ın bildiği bu bilgilere “gayb bilgileri”, bunların bağlı olduğu alanlara da “gayb konuları” denir.
 
Kıyametin kopacağı vakit de işte böyle gayb bilgilerinden birini oluşturmaktadır. Mekkeli müşrikler, Hz. Peygamber (s.a.v.) in peygamber olduğunu ispat edebilmesi için, kıyametin ne zaman kopacağını bilmesi gerektiğine inanıyor ve bu soruyu ona yöneltiyorlardı. Oysa hikmeti gereği, Allah teala kıyametin kopacağı zamanın bilgisini kendisine saklamış, yani onu gayb bilgileri arasına koymuştu. Şu ayet onların bu sorularına cevap olmak üzere inmiştir:
 
يسالونك عن ا لساعة ايان مرساها قل انما علمها عند ربى لايجليها لوقتها الاهو  
 
“Sana kıyametin ne zaman kopacağını soruyorlar. De ki: ‘Onun bilgisi ancak Rabb’imin katındadır. Onu vaktinde ancak O (Allah)  ortaya çıkaracaktır….” (A'râf, 7/187).
 
Vahiy meleği Cebrail insan suretinde Hz. Peygember’in yanına gelerek İslam dinin esasları ile ilgili bazı sorular sormuş ve cevaplarını almıştı. Bu sorular arasında,
 متى الساعة؟ “Kıyamet ne zaman kopacaktır?” sorusu da vardı. Hz. Peygamber’in verdiği cevap şöyle olmuştur:
 “ماالمسؤل عنهاباعلم من السائل
 
“Bu konuda kendisine soru sorulan kimse, soruyu sorandan daha çok bilgiye sahip değlidir.” [1]

 

KIYAMETİN KOPMASI “YAKIN”DIR

 
            İnsanların çoğunun inancının aksine kıyametin kopması hiç de uzak değildir. "Gelecek olan her şeyin yakın olduğu" gerçeğini göz önünde bulundurmak gerekir. Dünyaya ait her şeyin son bulacağı, bütün hırsların yok olacağı, düşmanlıkların, geleceğe ait planların anlamını tamamen yitireceği o günün gelmesi yakındır. Müşriklerin kıyametin kopacağına ihtimal vermeyerek onu uzak görmelerini Kur'an şöyle tasvir ediyor:
        انهم يرونه بعيدا و نريه قريبا
 
      "Şüphesiz onlar (kâfirler), o azabı(n gerçekleşeceği kıyameti) uzak görüyorlar, biz ise onu yakın görüyoruz." (Meâric,70/ 6-7)
 
      Allah teala, kıyametin vaktini bildirmemekle beraber, onun yakın olduğunu haber  vermektedir.
      اقتربت ا لساعة وانشق القمر         
 
      "Kıyamet yaklaştı ve ay yarıldı.” (Kamer, 54/1). Ayette, Hz. Peygamber’in bir mucizesine (ayın yarılması) işaret edilirken, kıyametin yaklaştığı da haber verilmektedir. Bir başka ayette de şöyle buyurulmaktadır:
      يسالك الناس عن الساعة قل انما علمها عند الله  ومايدريك لعل الساعة تكون قريبا
 
      “İnsanlar sana kıyametin vaktini soruyorlar. De ki: ‘Onun bilgisi ancak Allah katındadır.’ Ne bilirsin, belki de kıyamet yakında gerçekleşir” (Ahzâb, 33 / 63).
 
Şu hadis-i şerif de bu konuyu vurgulamaktadır:
 بعثت انا والساعة كهاتين مشيرا باصبعيه االسبابة والوسطى
 
“Hz. Peygamber (a.s.) işaret parmağı ile orta parmağını birleştirip  göstererek, “Kıyametin gelmesi şu ikisi (arasındaki fark) gibi (yakın) iken ben gönderildim”[2] buyurmuştur.
                  وان يوما عند ربك كالف سنة مما تعدون 
        
          “Şüphesiz Rabb’inin nezdinde bir gün, sizin saydığınız bin yıl gibidir.” (Hac,22/47) ayetinden hareketle söyleyebiliriz ki, kıymetin yakın oluşu bizim ölçülerimizden çok, kainatın kendi ömrü içindeki bir oranlamayı ifade ediyor. Buna göre kıyametin yakın oluşu, kainatın yaratılışından itibaren geçen zamana nispetle, kalan ömrünün çok az  olduğunu ifade etmektedir, diyebiliriz.

(1) Buhârî, İman, 37; I, 18.
(2)Buhârî, Rikâk, 39, I, 190.
 
 

--
.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder