30 Mayıs 2015 Cumartesi

Hekimoğlu İsmail - Allah’a itaat, ibadette devamlılığı gerektirir…

Hekimoğlu İsmail - Allah’a itaat, ibadette devamlılığı gerektirir…


Hekimoğlu İsmail
 
AİLE-SAĞLIK

 

Allah’a itaat, ibadette devamlılığı gerektirir…


Allah “Hayat” sıfatıyla her şeyi yaratır, “Rezzak” sıfatıyla da yarattıklarının rızkını verir. Bu sıfatlar her şeyi kuşatır çünkü Allah’ın yarattıklarında devamlılık vardır; mesela nefes alıp vermemiz devamlıdır, yememiz içmemiz devamlıdır aynı şekilde güneşin doğup batması, güneş sistemindeki gezegenlerin hareketi devamlıdır…

Nasıl ki tren, sert bir fren yapsa vagonlar raydan çıkar, top mermisi gibi hızla giden gezegenler bir saniye duraklasalar paramparça olurlar ve kıyamet kopar; bunun için yaratılan her şey Allah’ın emrine uyar. Aynen öyle de ibadetini durduran insan manen parçalanır, sırat-ı müstakimden çıkar. Mademki Allah’ın emri devamlı, ibadet de devamlı olmalı.

İbadet, ‘Allah’ın emirlerine boyun eğmek, Allah’a karşı kulluk vazifelerini yerine getirmek’ manasına gelir. Zaten ‘Kulluk’ anlaşılırsa, Allah’a itaat meselesi daha iyi anlaşılır. Çünkü kul, ‘köle olmak’ demektir. Bir köle efendisine nasıl itaat ederse kul da Allah’a öyle itaat etmelidir.

Hayat devam ediyor, kulluk da devam ederse hayat güzelleşir. İbadetine devam eden, dünya hayatını da cennet etmiş demektir. Çünkü Allah neyi emretmiş, neyi yasak etmişse bizim menfaatimiz içindir.

Bazıları, “Sürekli ibadet etmeye ne gerek var?” diyorlar. Allah’ın kanunları umumidir.

İbadet devamlı olmazsa, insanın ibadeti bıraktığı yerde şeytan harekete geçer; nefis şeytanla işbirliği yapar, onu ibadetten geriye çekerken melek karşı koyar; böylece o şahsın manevi âleminde melekle şeytanın mücadelesi başlar. Bir iyi düşünür bir kötü, bir kahveye gider bir camiye gider; kötü arkadaşla gezer, sonra da ondan kaçmanın yollarını arar. İşte ibadete devam eden şahıs, meleğe yardım etmiş olur, şeytanın tuzağına düşmez. Yani, cennete gitmek isteyen süreklilik addetmeli yoksa yolda kalır.

İman, ibadeti davet eder. İbadet imanı korur. “Canım ibadet etmek istemiyor.” diyen şahsın, kötü hallere düşen insanlara bakıp kötü hallerden uzaklaşması aklın gereğidir. “Yapamıyorum” diyor. Peki, yüz binlerce insan bu ibadetleri nasıl yapıyor?

Çok sorulan sorulardan biri de “İbadete devamlılık için şevkimizi nasıl artırabiliriz?” Peygamber Efendimiz (sas) buyurur ki; “Her şeyin bir şevki, her şevkin de bir bitiş zamanı vardır.” Mesela Allah bir şahsa rahmet edecekse ona şevk verir, bir iki sene şevkle namaz kılar. Sanki Allah diyor ki, “Sana şevkle iki sene namaz kıldırdım. Şimdi şevki alıyorum, bundan sonra Allah rızası için namaz kıl.” Zaten sadece şevk için ibadet edenin ibadeti kabul de olmayabilir. Çünkü Allah için ibadet etmemiş. İşte o şevk avama gelir, onu talim ettirir, ibadete alıştırır.

Kulluk sürekli olduğuna göre amel de devamlı olmalıdır. Allah’ın emri ortadadır. Bir tarla dolusu ekine bir bardak su yeterli olmamış yani su sürekli olmalı, verilmezse ekinler kurur. Ekinler kuruduktan sonra verilecek su da işe yaramaz, ancak dikenleri büyütür. İbadet devamlı olmalı ki dikenler büyümesin.

İbadetin devamlı olması için Allah’ı amir kabul etmek lazım. Bu, işi çok kolaylaştıran bir formüldür. Allah emreder, biz itaat ederiz. Yirmi sene askerlik yaptım. Anladım ki kumandana itaat ettiğim kadar Allah’a itaat edersem kurtulurum. Allah’a itaat, ibadette de devamlılık gerektirir, “Allah’ım! Sen amirsin, ben memur.” demektir; Müslüman olmanın alametidir.

Bir mü’min pamuk ipliğiyle İslam’a bağlansa bile o ipliği kuvvetlendirmek lazım; imanı kuvvetlendiren iki faktör, ibadet ve ilimdir. Bunun için de bir cemaate girmek, sohbetlere, derslere devam etmek önemlidir. Çünkü ruh o ortamdan pay alır. En azından haftada bir kere derse gitmek ve televizyonu az izlemek ibadetin devamı açısından önemlidir.

Bir gün Peygamberimiz (sas)’e, “Ey Allah’ın Resulü, hangi ibadet Allah katında daha sevimli ve makbuldür?” diye sorulduğunda O (sas): “Az olsa bile, en devamlı olandır.” diye cevap vermiştir.

Anlıyoruz ki ibâdetin az da olsa devamlı yapılanı, sonradan bırakılan çok ibadetten daha kıymetlidir; Allah’a itaat, ihlasın devam ettiğinin göstergesidir. Bu devam sayesinde az amel, devam etmeyen çok ameli kat kat geçer, kulun Allah katındaki mertebesini de yükseltir.

Unutmamak gerekir, deryâları deryâ yapan yağmur damlalarının sürekliliğidir.
 
 
 
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder