11 Mayıs 2015 Pazartesi

Ölüm Acısını Kimler Duymaz?

Ölüm Acısını Kimler Duymaz?

 
Ölüm Acısını  Kimler Duymaz?

h.gultekin@meydangazetesi.com.tr
01 Mayıs 2015, 08:00

Ölüm, insanlar için en büyük gerçektir. Bir insan ne kadar zengin olsa ne kadar uzun bir ömür yaşasa ve ne kadar sağlıklı da olsa nihayetinde ölümle tanışacaktır. Çünkü Allah Teâlâ, hayatı ölüm üzerine kurmuştur.  
 
Hayvanlar ölür toprağa karışır, bitkiler yazın tekrar dirilmek üzere her kış ölürler, insanlar ölür, cinler ölür. Hatta gün gelecek, içinde bulunduğumuz dünya da ölecek. Bütün bu ölümler aslında yeniden, daha güzel bir şekilde dirilebilmemiz için bir vasıtadır.
 
Ancak insan yine de ölmeyi bir türlü istemez. Hele dünya hayatına da biraz yatırım yapmış, çoluk-çocuğa karışmış, biraz mal-mülk edinmişse ölüm ona çok zor gelir. Ancak elden ne gelir ki Azrail (a.s.) bir gün karşısına dikilecek ve ‘Hadi! Vaden buraya kadarmış’ deyiverecek. İşte o zaman insan yalvarsa yakarsa da ne bir saniye önce ne de bir saniye sonraya bırakılmayacak.
 
Vadesi gelen, saati saatine, hesabı görülmek üzere bedeninden sıyrılacak. Biz, sıyrılacak desek de aslında bu işlem bu kadar da basit değil. İnsanlığın en sevgilisi Peygamberimiz bile vefatı anında şiddetli acı çekmiştir.
 
Bin Kılıç Darbesi

Sevgili Peygamberimiz ölümün şiddetini şöyle anlatır: “Allah Teâlâ’ya yemin ederim ki, ölüm meleğini görmek, bin kılıç darbesinden daha şiddetlidir. Yine Allah Teâlâ’ya yemin ederim ki, mü’min bir kulun her damarı ölüm acısını duymadıkça, canı çıkmaz.” 
 
İnsanların en güzeli ölümden böyle bahsediyorsa demek ki ölüm insanlar için o kadar da kolay olmayacaktır. Ancak bunun istisnaları olduğunu da yine sevgili peygamberimizden öğreniyoruz. Dünyada yaşarken iyi hal üzere olanların, yani Allah’ın emir ve yasaklarına titizlikle riayet edenlerin ölümlerinin kolay olacağı ve Azrail (a.s.)’ın, onlara yumuşaklıkla muamele edeceği bildirilmiştir. 
 
Ayrıca Peygamber Efendimiz, şehitlerin de ölüm anında acı hissetmeyeceklerini söyler. Bir hadis-i şerifte şöyle buyrulur: “Şehitler ölüm acısını duymaz.” Başka bir hadiste ise şöyle buyurmuştur: “Şehit, öldürülmesinin acısını, ancak bir pirenin ısırması kadar duyar.”

Sonunda Bu Kapıya Gelecek

Bir gün Behlül-i Dânâ hazretlerinin evine hırsız girmiş, evde ne bulduysa götürmüştü. Bunun üzerine kalkıp doğruca kabristanlığa gitti ve kapısına oturdu. Bunun farkına varanlar başına toplanıp: “Niçin hırsızın peşinden gitmedin de buraya geldin?” dediler. O: “Yolunu şaşırmış o adamcağızı burada bekliyorum.” diye cevap verdi. Etrafındakiler tebessüm içinde: “Hay Allah iyiliğini versin, o adamın burada işi ne?” dediler. Behlül ise şu ibretlik cevabı verdi: “Siz hiç merak etmeyin o mutlaka bu kapıya gelecek. Ecel onu eninde-sonunda buraya getirecektir.”
 
 
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder