Ahmed Şahin
a.sahin@zaman.com.tr
aile-sağlik
Namazı başı açık kılmak mekruh mudur?
Soru: Okuyucum camide başı açık namaz kılarken, yanındaki cemaatten biri demiş ki: Allah kabul etsin, namazlarını bu genç yaşta kılıyorsun. Başına bir de takke giyerek kılsan namazını mekruhluktan da kurtarmış, daha sevaplısını tercih etmiş sayılırsın. Şu takke de sana hediyemiz olsun diyerek de kendisine bir takke hediye etmiş.
Genç, bu ilgiye teşekkür ederek ayrılmış, ancak çevresinden farklı bilgi verenler de olmuş. Sen namazını kıl da nasıl kılarsan kıl, başın açık da olsa namazın sahihtir, kapalı olsa da demişler.
Namaza yeni başlayan genç bu defa, başım açık kılarsam namazım gerçekten mekruh mu olur, yanımda bazılarının namazlarını başı açık olarak kıldığını da görüyorum, kimse bir şey demiyor onlara, diye sitem ederek diyor ki: Gerçekten de namazı başı açık olarak kılmak mekruh mu? Bana takke hediye eden zatın söylediği gibi namazımı mekruhluktan kurtarmak için başıma takke giyerek kılmam mı gerekli? Konuya siz nasıl bakıyorsunuz?
Cevap: Bu konuda ilgili fıkıh kitaplarında geniş bilgi verilirken deniyor ki: Resulullah (sas) Hazretleri, hacda ihramlı olma hali dışında tüm ibadetlerini başı örtülü olarak eda etmiş, başı açık olarak ibadet ettiği pek görülmemiştir. Bundan da namazda başı örtmenin sünnet olduğu anlaşılmıştır.
Bu sebeple namazda çoğunluk başını örterek ibadetini eda eder, açık kılmamaya gayret gösterirler. Ancak yanında takkesi bulunmayan, yahut da başında bir alerjisi bulunduğundan takke giyemeyenler de olabilir. Başı açık olarak kılanın namazı yine sahih olur, ancak sünnetin terkinden dolayı sevap azalmasına maruz kalmış sayılır.
Bu konuya “Kaynaklarıyla İslam Fıkhı” kitabında daha geniş açıdan bakılarak şöyle bilgi verilmektedir:
-İslam, namaz için özel bir kıyafet koymamıştır. Çünkü bunda zorluk vardır. Din ise kolaylığı emreder. Avret yerleri kapalı olduktan sonra kılınan namaz caizdir. Ancak normal biçimde giyinip temiz bir kıyafetle namaza durmak sünnettir. Resulullah (sas) Efendimiz, bu konu üzerinde fazla durmamakla birlikte kendisi günlük hayatında örfe uygun giyimine dikkat eder, özellikle elbisesinin temiz olmasına özen gösterirdi. Genellikle başı örtülü namaz kıldığı bilinmektedir.
Müctehid imamlar bu konudaki bütün rivayetleri bir araya getirerek şu hükmü çıkarmışlardır:
- İhmal ve ilgisizlikten dolayı namazını başı açık olarak kılmakta kerahet vardır!. Ancak Allah’ın huzurunda kendini hor, hakir görerek tevazu ve tezellül içinde olmayı niyet ederek başı açık ayak çıplak halde kılmakta da bir beis yoktur.”
Burada konuyu biz şöyle de bağlayabiliriz:
- Namazı başında takkesiyle kılan, başı açık kılandan daha çok sevap alır. Çünkü başı açık kılan, bir sünneti ihmal etmiş olmanın mahrumiyetine maruz kalır, başını örterek kılan da bir sünneti yerine getirmiş olmanın sevabına nail olur. Bununla beraber ibadetlerimiz yine sahih ve sağlam olur inşallah.
Unutulmamalıdır ki, namazda başın örtülme sünneti, erkekler içindir.
Hanımların namazda başlarını örtmeleri kesin şekilde farzdır. Saçlarını tümüyle kapatmaları, dışarıya saç uçları sarkıtmamaları gerekmektedir. Ancak yeni örtünmeye başlayan bazı hanımların başlarının kenardan kıyısından saçlarının az kısmının görünüyor olması ise, İmam-ı Ebu Yusuf’un kurtarıcı bir hükmüne göre namazı bozmaz. Çünkü diyor Hazret-i İmam: ‘Başın yarıdan fazlası kapalı oldukça namaz geçerlidir. Bir şeyin yarıdan fazlası, tümü hükmündedir!.’
Bu görüş de, yeni örtünenlerin dışarı sarkan saç uçlarının namazı bozmayacağı konusunda alıştırıcı bir kolaylık diye de yorumlanabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder