İFTİRA
Müslüman gencin biri, iftiraya uğrar. Sonunda idama mahkum olur.
İnfaz saatini beklerken, kendisine iftira edenlere, bu arada hükümdara ağzına gelen sözleri sarf eder, sövüp sayar.
Bu acı acı bağırmalar, bir müddet devam eder.
Hükümdar, saraydan bu feryatları duyar.
Fakat ara uzak olduğu için ne söylediğini anlayamaz.
İki vezirinin yanına giden hükümdar, bu gencin neler söylediğini sorar.
Birinci vezir, “Hükümdarım bu genç, (Allah, affedenleri aziz eder) hadis-i şerif...ini söylüyor, "Affedenlerin yeri Cennet" diyor. Sizden af talebinde bulunuyordu” der.
Bu söz, hükümdarın hoşuna gider. (Bu genci affettim, serbest bırakın) der.
İkinci vezir, hemen atılır:
“Haşmetli hükümdarımız, bu veziriniz, zat-ı âlinize karşı, yalan söylüyor. Genç, af istemiyor, size sövüp sayıyordu” der.
Hükümdar der ki:
"Bre vezir, sen yersiz doğru söylemekle, iki kişinin ölümüne sebep olmak istiyorsun.
Şu vezirin yalanı ise bir canı kurtarmıştır.
Unutma ki, iş bitiren yalan, fitneye sebep olan doğrudan iyidir."
Hükümdar, yersiz doğru söyleyen veziri azleder, yerinde yalan söyleyerek bir suçsuzu idamdan kurtaran veziri de kendisine sadrazam yapar.
Güzel bir öykü.
YanıtlaSilGelin, bilin ki ben Hükümdar olsaydım, yalan söyleyen vezirimi ödüllendirirdim. Doğru söyleyen vezirimi de dokuz köyden kovmaz,kendisi gibi DÜRÜST İnsanları ataması için dokuz Sadrazamlık makamına ata YETKİSİ verirdim...
Bu tutumunla seni kimse "- Hükümdar yapmaaaz!" Diyeceksniz. Acı gerçeklik o ki, bu da: ÇAĞIMIZIN DOĞRUSU..!
Mustafa Aslan Aksungur27 Ağustos 2016 08:26
YanıtlaSilGüzel bir öykü.
Gelin, bilin ki ben Hükümdar olsaydım, yalan söyleyen vezirimi ödüllendirirdim. Doğru söyleyen vezirimi de dokuz köyden kovmaz,kendisi gibi DÜRÜST İnsanları ataması için dokuz Sadrazamlık makamına ata YETKİSİ verirdim...
Bu tutumunla seni kimse "- Hükümdar yapmaaaz!" Diyeceksniz. Acı gerçeklik o ki, bu da: ÇAĞIMIZIN DOĞRUSU..! m.a.a.