Ahmed Şahin
a.sahin@zaman.com.tr
AİLE-SAĞLIK
‘Kadından evliya olmaz mı?’ sorusunun cevabı…
Sıkça muhatap olduğum konulardan biri de, hanımla bey arasında geçen ‘Kadın mı erkek mi ailenin yükünü çok çekiyor, hangisi öne geçer Allah yanında?’ şeklindeki tatlı sert tartışmalar.
Bu gibi çok söz götüren aile içi konularda eskiden verdiğim bir cevabı tekrar etmekle yetiniyorum gelen yeni sorular sebebiyle. Birlikte okuyoruz ‘Aile içinde evliya hep erkekten mi olur, kadından
evliya olmaz mı?’ sorusunun geçmişteki cevabını.
******
Telefonun öbür ucundan gelen seste bir hüzün vardı. Sebebini sormaya gerek kalmadan hanımefendi anlattı:
- Beyimle yaptığımız tartışmalarda bana, ailenin yükünü hep erkekler çekiyor, bu yüzden de hep erkeklerden evliya çıkıyor, kadından evliya çıkmıyor. Şayet sizlerde bir hayır olsaydı erkekler gibi kadından da evliya çıkardı diyor. Lütfen söyleyin, kadından evliya olmaz mı?
Hemen cevap verdim bu tatlı sert tartışmaya:
- Ne münasebet! Kadından evliya olmaz olur mu? Elbette kadından da evliya olur. Hatta kadından evliya, erkeğe nispetle daha kolay ve tez olur. Çünkü erkek evin geçimini sağlamak için çalışırken çeşitli günahlarla, haramlarla yüz yüze gelebilir. Ama hanım için böyle bir haram kazanç sorumluluğu söz konusu olmaz. Hanım evin içindeki hep helal hizmetlerle meşguldür. Bu yüzden kadın gayret ederse erkekten önce evliya olabilir. Çünkü kazancın haramlığından erkek sorumludur, kadın değil. İsterseniz bir örnek olay nakledeyim de kadından nasıl evliya olurmuş görün, dedim.
Telefonda heyecanlanan hanımefendi, birazcık durun, beyimi de çağırayım, o da dinlesin kadın nasıl evliya olurmuş, dedi. Az sonra bey de gelmiş olacak ki, buyurun sizi dinliyoruz, dediler. Ben de kadın evliyanın örnek halini anlatmaya başladım.
- Evliya hanımların başında gelen Râbia-i Adeviyye’nin evine bir gece hırsız girer. Bakar ki, Râbia Hanım namazda. Evin her tarafını rahatça araştırır, ama alıp da götürecek bir şey geçmez eline.
Bu sırada namazını bitiren Rabia Hatun, eli boş dönecek olan hırsıza acıyarak olanca samimiyetiyle seslenir:
- Ey ihtiyaç sahibi, kusuruma bakma, sana yarayacak eşyam yoktur. Seni büsbütün eli boş göndermemek için diyorum ki, ne olur, şu kapının yanında bulunan ibrikten bir abdest alıp iki rekat olsun namaz kıl da büsbütün eli boş çıkma Rabia’nın evinden!
Hırsız heyecanlanır, ürperti sarar bedenini. Hemen abdest alır, namaza durur ve sonra da secdeye kapanır.
İşte o sırada ellerini açıp dua eden Rabia:
- Ya Rabbi der, ben vazifemi yapıp Senin kapına gönderdim. Hiç olmazsa Senin kapından boş dönmesin bu yoksul insan.
O sırada pırıl pırıl gözyaşı dökmeye başlayan hırsızın dilinden tövbe istiğfar sesleri yükselir.
Bunu gören Rabia sızlanır:
- Ey Rabb’im, der, bu yoksul senin kapına ilk defa geldi, hemen kabul ettin, ama ben bunca senedir kapındayım, böylesine kabul edildiğimi hâlâ bilemiyorum.
O sırada kulağına bir ses gelir:
- Üzülme Rabia üzülme, onu da senin hatırın için kabul ettik!
Burada ben sözümü henüz bitirmiştim ki telefonun ucundaki hanımdan sataşma başladı:
- Bak görüyor musun, hanımdan evliya olmaz diyordun, olur muymuş, gördün mü? Hocam nasıl anlatıyor evliya Rabia’yı?.. Bey buna hemen cevap verdi. Ama nasıl cevap:
- Öyle hanımdan elbette evliya olur, ama sizin gibilerinden olmaz!
- Nedenmiş o?
- Neden olacak baksana, Rabia’nın evine hırsız girmiş de alacak bir eşya bulamamış. Senin evine hırsız girse neler alıp götürürdü acaba düşündün mü?
Hanımın heyecanlı itirazı duyuldu:
- Allah korusun. Ağzına hayra aç, o nasıl söz öyle?
- Hocam görüyorsun ya, ben yine haklıyım. Bizimkinin evinde eşya olarak neler yok ki, buna rağmen bir türlü tatmin olmuyor, hâlâ istiyor. İşte bunun için diyorum, bunun gibilerden evliya olmaz, diye, yanlış mı söylüyorum?
Gerisini konuşmaya fırsat kalmadı telefonumuz kapandı, bilmem konuyu nasıl bağladılar?
Şimdi burada önemli olan sizin kararınız. Siz nasıl bakıyorsunuz Rabia Hanım gibi hanımların evliyalığına?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder