Ayşe Özkalay -Aman! Penguen kadar olamadın dedirtmeyin
Penguenler, üremek ve yavrularını güvenli bir ortamda yetiştirebilmek için dünyanın en soğuk bölgesi olan kutupların bir ucuna göç ederler. Burada dişi penguen yumurtasını bırakır. Dişiye göre daha güçlü ve dayanıklı olan “baba” penguen yumurtayı donmaktan korumak için hemen iki ayağının üzerine alır ve 2 ay boyunca büyük bir fedakârlık örneği sergileyerek yumurtayı ayaklarının üzerinden bir an bile indirmeden donmaktan korur.
O minik kuyruklarını üçüncü ayak gibi destek yaparak topuklarının üzerinde birkaç dakikalığına durarak dinlenirler, ama bu esnada bile ayak parmaklarını yukarı doğru dikerler ki yumurtalar buza değip donmasın.
Binlerce baba penguen aralarında hiçbir çatışma yaşamadan, omuz omuza verip ibretlik bir dayanışma içinde kendi yumurtalarıyla beraber diğerlerine de, tabiri caizse ‘nesle’ bekçilik yaparlar. Çünkü bilirler ki yumurtalardan birinin ölümüne sebep olacak bir ihmal diğerlerini de tehlikeye atmak demektir.
Çetin geçen 60 günün sonunda yumurtalar çatlamaya ve anneler geri dönmeye başlar. Biz insanlar erkeğin bir an önce yavruyu terk ederek kendi işine dönmesini beklesek de, yavrusu daha önce hiç görmediği anne penguene alışana kadar, ona ayağının üzerinde bakmaya devam eder ve olgunluğa erişene dek erkek ve dişi penguen yavruya yiyecek bulma ve onu tehlikelerden koruma görevlerini dönüşümlü olarak üstlenirler. Ayrılıklarında bile ‘bir’ olan penguenler, hayatı paylaşmaya güzel bir örnektir.
Gölgesinde her daim serinlediğim, yorulduğumda sırtımı yaslayabileceğim kadar yakınımda olduğunu hep bildiğim ve yanındayken bana kendimi çok özel hissettiren sevgili babamdan ayrı mahzun geçirdiğim bir babalar gününün ardından, “baba” kavramına dair muazzam bir örnek olarak penguenlerin bu serüveni çıktı karşıma. Babanın yerinin anne tarafından belirlendiği ve bütün hayatî tanımların anne üzerinden yapıldığı günümüzde, penguen ailesinden ders almak, ayetin de emriyle biz insanoğlunun üzerine farz oldu. “Sizin yaratılışınızda ve yeryüzüne yaydığı canlıların yaratılışında, kesin olarak inananlar için dersler vardır.” (Casiye, 4).
Babanın davranışları, çocuğun geleceğini şekillendiren etkenlerden en önemlisidir. Göstermekten çekinmediği sevgisi ve verdiği güvenle, kendisiyle barışık, akademik olarak başarılı, uyumlu ve liderlik vasıfları ön planda bir bireyin yetişmesinde yine en hassas görev babanın omuzlarındadır. Çocuğuyla en az annesi kadar ilgilenen, ona kitap okuyan, yemek yediren, onunla konuşan bir babanın, çocuğunun zekâ gelişimine olumlu etkisi vardır.
Baba, çocuğun cinsel gelişimini doğrudan etkiler! Sadece erkek çocuk için değil, kız çocuklar için de baba figürü önemlidir. İlgili, sevgi dolu bir baba, kız çocuğunun ileriki yaşlarında karşı cinsle sağlıklı ilişkiler kurmasını sağlar.Hayattaki en değerli cümleyi çocuğa, yaşadığı bir olumsuzluk karşısında sırtını dönmek yerine, “yanındayım” diyerek yine babası söyler.
Musa Aleyhisselâm’a: “Çocuk niçin çok sevilir?” diye sorulduğunda: “Cânan ilinden yeni geldiği için.” cevabını vermiştir. Çocuk ana-babaya ilâhî bir hediye ve emanettir. Dualarının makbul olması; Allah’ın babalara bir ikramıdır. Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de ebeveynlere şu duayı öğretiyor: “Onlar, ‘Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah’a karşı gelmekten sakınanlara önder eyle’ diyenlerdir.” (Furkan,74).
Çocukları evlenip ayrı bir aile kursa bile bir babanın görevi asla bitmez. baba olmak kolaydır da ‘babalık’ yapmak zordur. Babasız evlerde akşam erken olur sevgili babalar. Bedenen, aklen, kalben ve ruhen varlığınızla doldurduğunuz eviniz hep aydınlık olsun. Neslin evlatlarına da babalık yapmayı ihmal etmeden, canlarınızı Cânân’a layık yetiştirmeniz ve iki dünyada gözünüzün aydın olması duasıyla… Aman! Bir penguen kadar olamadın dedirtmeyin…
a.ozkalay@yenihayatgazetesi.com
https://www.yenihayatgazetesi.com/aman-penguen-kadar-olamadin-dedirtmeyin-25080
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder