Çocukluğumda, TGRT'nin evliya filmlerini büyük bir hayranlıkla izlerdim. Bu filmlerin içinde en çok beni etkileyen, 'Can Perdesi' adlı film olmuştur. Bu filmde, yüzü peçeyle örtülü olarak yaşayan Seyyid Ahmet Bedevi Hazretlerinin hayatı anlatılır. Seyyid Ahmet Bedevi kimdir?
Yüzünü neden örtmüştür?
Filmin adı 'Can Perdesi' neyi anlatmaktadır?
Şüphesiz, bunlara vakıf olabilmek için filmi izlemek faydalı olacaktır. Biz de anladığımız kadar anlatmaya çalışacağız.
Seyyid Ahmet Bedevi Hazretleri, Aktab-ı Erbaa'dan (Dört Kutub) birisidir. (Abdülkadir Geylani, Seyyid Ahmet Bedevi, Ahmet Rufai ve İbrahim Desuki)
13. asırda yaşamış olan ve Bedeviye tarikatının kurucusu olan bu büyük zat, 40 gün yemek yemeden yaşayabiliyormuş. Filmde de anlatıldığı üzere o kadar çok kerametleri var ki saymakla bitiremeyiz.
Yazımın başlığına da taşıdığım filmin ismi olan 'Can Perdesi' çok manidardır. Çünkü Üstadın yüzünü görmek bir cana mal olmaktadır.
Onu diğer evliyalardan ayıran bir özellik vardır ki filmde bu çokta işlenmiş. Mübareğin yüzü peçeyle örtülü. Bedevi lakabı, yüzünü bedeviler gibi örttüğü için verilmiş.
Yavuz Sultan Selim Han'ın çok meşhur bir beyti vardır:
'Pâdişâh-ı âlem olmak bir kuru kavgâ imiş
Bir velîye bende olmak cümleden a'lâ imiş.'
Bu minval üzere Abdülmecid'de Hace Salih Abdülal gibi öyle yapmış, bu Allah dostuna talebe olmuştur.
Fakat, Abdülmecid'in bir türlü gem vuramadığı büyük bir arzusu vardır, üstadının yüzünü görmek. Birkaç defa bu arzusunu şeyhine söylüyor, fakat üstadı, 'Yüzümü görmeye dayanamazsın' diyerek peçesini kimseye açmadığı gibi bu talebesine de açmıyor.
Fakat içine bir kor düşmüştür Abdülmecid'in. Bir kez daha denesem, bir kez daha konuşsam Şeyhimle, belki bana yüzünü açar düşünceleriyle varır şeyhinin yanına.
Şeyhinin yüzünü görmek ister ve mübarek yüzünü hiç göremediğini, görmemeğe dayanamadığını, bu sebepten yüzünden nikabını açmasını talep eder.
Hz. Seyyid de, "Ey Abdülmecid! Beni görmeğe dayanamazsın. Senin, benim gözlerime bir bakman, canına mal olur. Bir bakış, bir can mukabilindedir." buyurur. O da; "Ey efendim! Yeter ki mübarek yüzünüzü göreyim de ölürsem öleyim. Zararı yok. Çünkü artık dayanamıyorum" der. Bunun üzerine Seyyid hazretleri nikabını kaldırır. Abdülmecid (r.a.) Ahmed-i Bedevi'nin cemalini görür görmez yere düşer ve ruhunu rahmana teslim eder.
Şeyhin yüzünün kapalı olmasını araştırdığım da bazı kaynaklar, yüzünde Allah'ın zat tecellisi açığa çıktığından insanlar bu hali kaldıramayıp ölebileceklerinden dolayı yüzünü hep kapattığını yazıyor.
Allah-ı Teala, bu büyük zatların şefaatine nail eylesin bizi. Seyyid Ahmet Bedevi'nin talebesi Hace Salih Abdülal'e yaptığı nasihatle bitirelim yazımızı:
Ey Abdül'âl! İlmi olmayan kimsenin dünyâda da âhirette de hiçbir kıymeti yoktur. Hilmi, yumuşaklığı olmayan kimseye, ilmi fayda vermez. Allahü teâlânın kullarına şefkat etmeyen kimseye, Allahü teâlâ katında şefâat yoktur. Sabırlı olmayan kimseye, işlerinde selâmet yoktur. Takvâsı, Allahü teâlâdan korkması, haramlardan sakınması olmayan kimsenin, Allahü teâlâ indinde hiçbir kıymeti yoktur. Bu altı hasletten nasibi olmayan kimsenin, Cennet'te yeri yoktur.
http://www.bendeyazarim.com/Yazar/News/15837/Can-Perdesi-Ismail-AYBEY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder