Öğretmeninin karaciğeriyle hayata tutundu, şimdi tıp öğrencisi

Karaman'da öğretmeninden nakledilen karaciğer ile sağlığına kavuşan Naciye Dereli, bu yıl kazandığı tıp fakültesinde eğitim almanın mutluluğunu yaşıyor.Ermenek ilçesinde yaşayan Naciye Dereli'ye (19),...

10 Ekim 2014 Cuma 12:10

 

KARAMAN (AA) - MEHMET ÇETİN - Karaman'da öğretmeninden nakledilen karaciğer ile sağlığına kavuşan Naciye Dereli, bu yıl kazandığı tıp fakültesinde eğitim almanın mutluluğunu yaşıyor.

Ermenek ilçesinde yaşayan Naciye Dereli'ye (19), 6 yaşındayken gittiği hastanede "Hiperlipidemi" (aşırı yüksek kolesterol) teşhisi konuldu. Tedavisine Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinde devam edilen Naciye, 17 yaşına kadar 3 haftada bir Ankara'ya gitmek zorunda kaldı.
Kanın temizlenmesi için "plazmaferez" cihazına bağlanan Naciye, zorlu tedavi süreci nedeniyle okuldaki derslerinden de geri kalmaya başladı.

Zaman zaman kötü kolesterol olarak bilinen ve 130'un üzeri "yüksek" olarak değerlendirilen, kandaki LDL değeri 1000'e çıkan Naciye'nin kurtulması için doktorlar, 2012 yılında karaciğer nakli olması gerektiğini bildirdi.

Annesi Kübra, babası Ahmet ve ablası Emine Dereli'nin yapılan tetkiklerinde, hiçbirinin Naciye'ye karaciğer nakli için uygun olmadıkları belirlendi. Naciye'nin sağlığına kavuşabilmesi için adeta seferber olan ailenin imdadına, genç kızın mezun olduğu lisede beden eğitimi öğretmeni olan, aynı zamanda akrabası Orhan Dereli yetişti.

Yapılan tetkikler sonucu Orhan Dereli'nin nakil için gerekli şartları taşıdığı tespit edildi. Dereli'den alınan karaciğer, başarılı bir operasyonla Naciye'ye nakledildi. "Ağabey" dediği öğretmeninin karaciğeri ile sağlığına kavuşan Naciye, çok çalışarak girdiği üniversite sınavında Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesini kazandı.


- "Şimdi o da sağlıklı ben de"

Naciye Dereli, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocukluğundan beri çok zor günler yaşadığını söyledi.

Tedavisi için 6 yaşından itibaren önce Konya, ardından da Ankara'ya gitmek zorunda kaldığını anlatan Dereli, "İki yıl önce karaciğer nakli olmam gerektiği söylendi. Orhan ağabeyim bana karaciğerinden bir parça verdi. Şimdi o da sağlıklı ben de..." diye konuştu.

Okumayı çok sevdiğini dile getiren Dereli, şunları kaydetti:

"Tedavi sürecinde sürekli kitap okudum, ders çalıştım. Şimdi tıp fakültesi öğrencisiyim. Organ nakli dendiğinde insanlar önce korkuyor. Ben korkulacak bir şey olmadığını yaşayarak öğrendim. Herkes organlarını bağışlasın ve başkalarının yaşamasına vesile olsun. Orhan ağabeyime, aileme, bana destek veren akrabalarım ve arkadaşlarıma, beni tekrar hayata bağlayan hastane personeline teşekkür ediyorum. Onların sayesinde hayattayım."


- "Hem sağlığına kavuştu hem de idealindeki okula"

Baba Ahmet Dereli ise tedavi sürecinde kızının derslerinden geri kalmamak için hastane dönüşü koşarcasına okuluna gittiğini ifade etti.

Naciye'nin hastaneye giderken bile sürekli ders çalıştığını anlatan Dereli, şöyle devam etti:

"Mücadelesi ve çalışma azmi hiç eksilmedi. Orhan kardeşimizin karaciğerinden verdiği parça kızımıza can oldu. Çalışması ve azmi sayesinde hem sağlığına kavuştu hem de idealindeki okula. Organ bağışı çok önemli. Binlerce hastanın umutlarının yeşermesi için organ bağışının yaygınlaşması lazım."

Organ bağışıyla genç kızı hayata bağlayan öğretmen Orhan Dereli de Naciye'nin hastalığına rağmen okuma isteğinin kendisini çok etkilediğini dile getirdi.

"Naciye başarılı bir öğrenci. Ailesine, memleketine, ülkesine yararlı bir birey olacağını biliyorum" diyen Dereli, hiç tereddüt yaşamadan organ bağışında bulunmaya karar verdiğini aktardı.


- "Bir doktor olarak insanlara hizmet edecek"

Dereli, naklin ardından hiçbir sağlık sorunu yaşamadığına işaret ederek, şöyle konuştu:

"Yürüyor, koşuyor, yüzüyorum. En ağır sporları yapıyorum. İnsanlara umut ışığı olabilmek gurur verici. Naciye'nin tıp fakültesini kazanması beni daha da mutlu etti. O iyi bir doktor olarak insanlara hizmet edecek. Belki de binlerce başarılı ameliyat, nakiller yapacak. Karaciğer bağışlamanın sağlık yönünden hiçbir sıkıntısı yok. İnsanlar korkuyor. Ben örnek olduğumu düşünüyorum. Herkesi organ bağışı yapmaya çağırıyorum."