Ahlâk ilminin amacı, İslâm ahlâkçılarının büyük çoğunluğunun üzerinde ittifak ettikleri öz ifadeyle, ‘İnsanın iki dünya saadetini (mutluluğu) sağlamak’ şeklinde benimsenmiştir.
Ahlâkın amacının, insana iki dünya mutluluğunu sağlaması anlayışı, Sokrates, Eflatun ve Aristoteles gibi eski filozof ve ahlakçılarda da görülmektedir.
Buna göre ahlâk ilmine düşen ilk iş, ‘Mutlak İyi’nin ne olduğunu belirlemek ve sonra da bunu esas alarak hayatın çeşitli alanlarında, insanın yapması gereken eylemleri ortaya koymaktır. Bu tavırlara göre davranan insan, sonuçta hem dünyada ve hem de ahirette mutluluğa ermiş olur.
Dış görüşü ve fiziki yapısıyla olduğu kadar, psikolojik ve manevi yapısıyla da ilahî sanatın en mükemmel örneği olan insanın, olgunluğunu sürdürebilmesi ve İlahî kudretin istediği doğrultuda ilerleyebilmesi için belli bir düzende yaşaması gerekir. Evrendeki her varlık insanın yararlanması için yaratıldığına göre, kendisine bu kadar fırsat verilen insanın başıboş bırakılması ve yaşadığı ömrünün hesabının sorulmaması düşünülemez. Bir benzerinin yapılamayacağı kadar mükemmel olan bu eserin Yaratıcı’sı, eserinin bakımı ve düzenli çalışması için son ilahî kitap olarak Kur’an-ı Kerim’i bir kullanım kılavuzu gibi göndermiş ve bu kılavuzu açıklayıcı ve uygulayıcı olarak da Peygamber (s.a.v.)’i görevlendirmiştir.
Kur’an-ı Kerim ve Hadis-i Şeriflerde, insan aklının, inanç ve düşünce sisteminin sağlıklı kalabilmesi için, evrenin ve evrendeki bütün varlıkların dikkatle incelenerek üzerinde düşünülmesi tavsiye edilmiş, Allah Teala’nın insanoğluna ihsan ettiği nimetler sayılıp dökülerek Allah (c.c.)’ın kudret ve iradesine boyun eğmenin zorunluluğu gösterilmiştir.
İnsan ruhunun sağlığı eğilimlerinin eğitimi için normal bir yaşam ve ibadet sistemi tavsiye edilmiştir. Allah’ı anıp dua etmenin gereği anlatılmış ve manevi tıp ilmi olan İslâm ahlâkının öğrenilip uygulanması istenmiştir.
İşte insan, bunu başardığı takdirde, Allah’ın rızasını kazanmış, dünyada huzur ve mutluluk içinde yaşayarak sonsuz ahiret mutluluğunu elde etmiş olur. İşte İslâm ahlâkının amacı da bundan ibarettir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder