13 Ekim 2015 Salı

Ahmed Şahin - Hicri yılımızı, hesabımızı yaparak yaşamalıyız

Ahmed Şahin - Hicri yılımızı, hesabımızı yaparak yaşamalıyız


Ahmed Şahin
 
 
AİLE-SAĞLIK

 

Hicri yılımızı, hesabımızı yaparak yaşamalıyız


Bu akşam başlayacak olan 1437. hicrî yılımızın ülkemize ve İslam alemine hayırlar, huzurlar getirmesini diliyor, birlik beraberlik içinde muhasebemizi yaparak yaşayacağımız nice başarılı hicrî yıllar niyaz ediyoruz Rabb'imizden.

Hatırlanacağı üzere Bağdat'ta her hicrî sene başında tüm Müslümanlara hitaben yaptığı konuşmasında şöyle uyarılarda bulunuyordu (334) meşhur muhaddis ve mutasavvıf İmam-ı Şiblî Hazretleri:

-Ey Müslümanlar! diyordu, aylar geçiyor, seneler bitiyor. Derken bir de bakıyoruz ki, daha da yakınlaşmışız bizi bekleyen en büyük hesap günümüze. Öyle ise o büyük hesaba çekilmeden önce kendimizi burada hesaba çekerek yaşayalım yeni hicrî yılımızı!

İmam-ı Şiblî'nin bu hesabını yaparak yaşama uyarılarını dikkatle dinleyenlerden bir zat şöyle sorar:

-Yeni yılda kendimizi hesaba çekerek yaşama konusunda bu kadar ısrar ediyorsunuz. Biz burada kendimizi hesaba çekerek yaşarsak sanki orada hesaba çekilmeyecek miyiz? Hesabımız daha mı kolay olacak ahirette?

-Evet der, burada kendini hesaba çekerek yaşayan, orada hesaba çekilmeyebilir. Ya da hesabı çok kolay geçebilir. Çünkü der “Hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekin!” uyarısı yapılmaktadır tüm irşad eserlerinde, maneviyat büyüğü mürşitlerin sohbetlerinde.

Bu açıklama üzerine soru sahibi girdiği yeni yılda kendini hesaba çekerek yaşamaya başlar. Yani, ahirette hesabını veremeyeceği işleri dünyada yapmamaya karar verir. İşte bu sıralarda bir gece rüyasında hocası Şiblî'yi beyaz bir ata binmiş bulutlara doğru uçup gidiyor şekilde görünce arkasından seslenir:

-Dur! Ne olur birazcık dur da ben de geleyim seninle! İmamın cevabı manidar:

-Ben bu hapishaneden kurtuldum bir daha durur muyum burada?

Sabah ilk işi gördüğü rüyasını sormak için üstadını ziyarete gitmek olur. Bakar ki Hazret-i Şiblî'nin kapısında cenaze hazırlığı var. Onun hesabını yaparak yaşadığı dünyadan kurtulup ahiret saraylarına doğru uçtuğunu anlamakta gecikmez, ama hocasının bu ani gidişine de çok üzülür, her gece rüyada görmek niyetiyle okuyarak uzanır yatağına.

Nihayet çok arzu ettiği hocasını bir gece rüyasında görerek en çok merak ettiği sorusunu şöyle sorar:

-Sen der, dünyada kendini hesaba çekerek yaşar, bize de ısrarla hesabımızı yaparak yaşama ikazında bulunurdun, hesabın nasıl geçti, rahatça verebildin mi hesabını orada?

Hazret-i Şiblî'nin mesaj yüklü cevabı şöyle olur:

-Melekler beni hesaba çekmek üzere karşıma geçtikleri sırada endişeden titremeye başladım. Tam o anda Rabb'imden hitap geldi sorgu meleklerine:

-O kuluma hesap sormayın! Çünkü o dünyada kendini hesaba çekerek geldi buraya, veremeyeceği hesabı yoktur burada! Şiblî Hazretleri sözlerine şunu da ilave eder:

-Siz de der, hesabınızı yaparak yaşayın orada. Veremeyeceğiniz bir hesapla gelmeyin buraya. Size de ‘o kulum hesabını yaparak yaşadı, veremeyecek hesabı yoktur burada' densin, kolaylık sağlansın hesabınızda!

-Ne dersiniz? Biz de Şiblî Hazretleri'nin uyarısına uyarak harcadığımız hicrî senenin sonunda, harcamaya başlayacağımız yeni hicrî yılımızın da başında kendimizi hesaba çekerek yaşama kararı alsak mı?

-Geçtiğimiz yıllarda hesabını veremeyeceğimiz hallerimiz olduysa, tövbe istiğfarlarla, hak sahipleriyle helalleşerek hesabımızı düzeltsek mi?

-İhmal ettiğimiz ibadetlerimizi, yerine getirmediğimiz hizmetlerimizi yapma niyet ve azmine girsek mi yeni hicri yılımızda? Hiç olmazsa bu yılı özel bir dikkat ve hassasiyetle yaşama azim ve aşkında olsak mı?

-Yoksa kendini hesaba çekmeden yaşayanların düştükleri düşüncesizliğe biz de düşerek malum tekerlemeyi bizde mi tekrarlasak:

-Ayağını sıcak tut başını serin, hayatını yaşa düşünme derin mi, desek? Fakat unutmamak gerek ki, yıllarını böyle düşünmeden tüketenlerin orada verecekleri hesap çok düşündürücü olmaktadır sonunda.

-Öyle ise gelin, 1437. hicrî yılımızın başında kendimizi hesaba çekerek yaşama kararı alalım biz de.

Umulur ki, büyük hesap gününde: ‘O kulum hesabını yaparak yaşadı orada, veremeyecek hesabı yoktur burada' tanıtımıyla karşılanabiliriz orada. Bundan dolayı yapılıyor bu ısrarlı ikaz:

-Hasibu kable en tühasebu! Burada kendinizi hesaba çekerek yaşayın, orada büyük hesaba çekilmeden önce!
 
 
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder