Prof Dr. Mahmud Esad Coşan (1938-2001) |
Esselâmü aleyküm ve rahmetullàhi ve berekâtühû!..
Bismillâhir-rahmânir-rahîm
Cenneti İstemek, Cehennemden Sığınmak
Üçüncü bir hadis-i şerif... Üç olsun, hem de bu çok müjdeli ve de kısa; bunu da okuyalım, sohbetimiz tamam olsun. Enes RA'dan rivayet edilmiş.
RE. 517/4 (Yeklüllàhu teàlâ: Ünzurû fî dîvâni abdî femen raeytümûhü seelenil-cenneh a'taytühû, ve men isteàzenî minen-nâr, üiztühû?)
Bu çok müjdeli bir hadis-i şerif, sevgili izleyiciler ve dinleyiciler. Bununla herhalde gönlünüz çok rahat edecek. Peygamber Efendimiz diyor ki:
"Allah-u Teàlâ Hazretleri buyurur ki: (Ünzurû fî dîvânı abdî) Ey melekler, kulumun amel defterine bakın!" Divan, kocaman amel defteri; sevapları, günahları, ömrü yazılmış. "Bakın bakalım amel defterine! (Femen raeytümûhü seelenil-cenneh ) Bu defterini karıştırdığınız zaman, şöyle incelediğiniz zaman, kimin cenneti istediğini gördüyseniz; hangi kulum, 'Yâ Rabbi, bana cennetini ver!' demişse, (a'taytühû) ben ona istediğini vereceğim." Yâni onu cennetime sokacağım.
(Ve men isteàzenî minen-nâr) Bakın gene defterine, hayatına, faaliyetine; kim cehennemden sığınmışsa bana, 'Yâ Rabbi, beni cehenneme sokma, ateşlere yakma! Cehennemden azad ettiğin, cennetine dâhil ettiğin kullarından eyle!' diye dua etmişse; (üiztühû) onu da cehennemden koruyacağım." buyurur.
(Allàhümme ecirnâ minen-nâr) "Yâ Rabbi, bizi cehennemden kurtar, uzaklaştır! (Ve edhilnel-cennete meal-ebrâr) Bizi salâh sahibi, birr ü takvâ sahibi kullarınla beraber cennetine sok!" diye Peygamber Efendimiz'in öğrettiği dua var. Sabah ve yatsı namazından sonra yedişer defa söylenen dua var. "Yâ Rabbi senden cenneti istiyoruz; cehennemden sana sığınıyoruz." diyoruz.
"Kim cenneti istiyorsa, ona istediğini vereceğim; kim cehennemden bana sığınmışsa, bakın defterine, onu da cehennemden koruyacağım, cehenneme atmayacağım." buyuruyor.
Demek ki erhamür-râhimîn olan, yâni merhametlilerin en merhametlisi olan, merhametlilere o güzel merhamet duygularını bahşeden, veren Rabbimiz; ekremül-ekremîn olan Rabbimiz, cömertlerin cömerdi olan Mevlâmız, her şeyimizi bize veren Rabbimiz, o kadar cömert ki, defterine baktıracak; cenneti isteyene cenneti verecek, cehennemden sığınanı da cehennemden azad edip, cehenneme atmayacak. İstediğini verecek, onu da cehennemden koruyacak.
O halde aziz ve muhterem kardeşlerim, erhamür-râhimîn olan Mevlâmızı unutmayalım! Ona kulluğu güzel yapmak hayatımızın amacıdır, bir numaralı meselesidir. Ona kulluğu güzel yapmağa gayret edelim! cenneti kazanmağa çalışalım, cehennmeden Allah'a sığınalım!
Allah bizi cehenneme atmadan, ateşlere yakmadan, azaba uğratmadan, sevdiği kullarıyla beraber, dühûl-u evvelîn ile, ilk girenlerle beraber cennetine lütfuyla, keremiyle dahil eylesin... Habîb-i Edîbine cümlemizi komşu eylesin... Cemâliyle müşerref eylesin, selâmına mazhar eylesin, rıdvân-ı ekberine dâhil eylesin...
Esselâmü aleyküm ve rahmetullàhi ve berekâtühû!...
DEVAMI=Üçüncü bir hadis-i şerif... Üç olsun, hem de bu çok müjdeli ve de kısa; bunu da okuyalım, sohbetimiz tamam olsun. Enes RA'dan rivayet edilmiş.
RE. 517/4 (Yeklüllàhu teàlâ: Ünzurû fî dîvâni abdî femen raeytümûhü seelenil-cenneh a'taytühû, ve men isteàzenî minen-nâr, üiztühû?)
Bu çok müjdeli bir hadis-i şerif, sevgili izleyiciler ve dinleyiciler. Bununla herhalde gönlünüz çok rahat edecek. Peygamber Efendimiz diyor ki:
"Allah-u Teàlâ Hazretleri buyurur ki: (Ünzurû fî dîvânı abdî) Ey melekler, kulumun amel defterine bakın!" Divan, kocaman amel defteri; sevapları, günahları, ömrü yazılmış. "Bakın bakalım amel defterine! (Femen raeytümûhü seelenil-cenneh ) Bu defterini karıştırdığınız zaman, şöyle incelediğiniz zaman, kimin cenneti istediğini gördüyseniz; hangi kulum, 'Yâ Rabbi, bana cennetini ver!' demişse, (a'taytühû) ben ona istediğini vereceğim." Yâni onu cennetime sokacağım.
(Ve men isteàzenî minen-nâr) Bakın gene defterine, hayatına, faaliyetine; kim cehennemden sığınmışsa bana, 'Yâ Rabbi, beni cehenneme sokma, ateşlere yakma! Cehennemden azad ettiğin, cennetine dâhil ettiğin kullarından eyle!' diye dua etmişse; (üiztühû) onu da cehennemden koruyacağım." buyurur.
(Allàhümme ecirnâ minen-nâr) "Yâ Rabbi, bizi cehennemden kurtar, uzaklaştır! (Ve edhilnel-cennete meal-ebrâr) Bizi salâh sahibi, birr ü takvâ sahibi kullarınla beraber cennetine sok!" diye Peygamber Efendimiz'in öğrettiği dua var. Sabah ve yatsı namazından sonra yedişer defa söylenen dua var. "Yâ Rabbi senden cenneti istiyoruz; cehennemden sana sığınıyoruz." diyoruz.
"Kim cenneti istiyorsa, ona istediğini vereceğim; kim cehennemden bana sığınmışsa, bakın defterine, onu da cehennemden koruyacağım, cehenneme atmayacağım." buyuruyor.
Demek ki erhamür-râhimîn olan, yâni merhametlilerin en merhametlisi olan, merhametlilere o güzel merhamet duygularını bahşeden, veren Rabbimiz; ekremül-ekremîn olan Rabbimiz, cömertlerin cömerdi olan Mevlâmız, her şeyimizi bize veren Rabbimiz, o kadar cömert ki, defterine baktıracak; cenneti isteyene cenneti verecek, cehennemden sığınanı da cehennemden azad edip, cehenneme atmayacak. İstediğini verecek, onu da cehennemden koruyacak.
O halde aziz ve muhterem kardeşlerim, erhamür-râhimîn olan Mevlâmızı unutmayalım! Ona kulluğu güzel yapmak hayatımızın amacıdır, bir numaralı meselesidir. Ona kulluğu güzel yapmağa gayret edelim! cenneti kazanmağa çalışalım, cehennmeden Allah'a sığınalım!
Allah bizi cehenneme atmadan, ateşlere yakmadan, azaba uğratmadan, sevdiği kullarıyla beraber, dühûl-u evvelîn ile, ilk girenlerle beraber cennetine lütfuyla, keremiyle dahil eylesin... Habîb-i Edîbine cümlemizi komşu eylesin... Cemâliyle müşerref eylesin, selâmına mazhar eylesin, rıdvân-ı ekberine dâhil eylesin...
Esselâmü aleyküm ve rahmetullàhi ve berekâtühû!...
http://esadcosankulliyati.com/arsiv/cuma/c990226.html