Beslenme ihtiyacı karşılanırken gıdaların helâl olması, insanın mânevî istikameti için çok mühim bir vesiledir. Çünkü helâl olmayan, haram ve şüpheli şeylerle beslenen kişide ibadet şevki ve kulluk aşkı olmaz. Gönül mânen hantallaşıp duygusuzlaşır. Temâyüller nefsânî arzulara göre şekillenir. Böylece İslâm ahlâkı ve yüce fazîletler âdeta unutulur.
İnsan, varlık âlemine adım attığı andan itibaren gıdaya muhtaçtır. Gıdasız yaşayamaz. Bu sebeple doğumundan evvel kordon vasıtasıyla annenin gıdasıyla gıdalanır. Doğduktan sonra, bir müddet anne sütüyle beslenir. Burada, annenin hâlet-i rûhiyesinin de kısmen çocuğa intikal ettiğini ifâde etmek lâzımdır. Yani bir annenin tiryaki veya müzisyen olması evlâdına tesir eder. Daha sonra bu yavru, her biri Cenâb-ı Hakk’ın birer lûtfu ve ihsanı olan çeşit çeşit gıdalarla, nimetlerle hayatiyetini devam ettirir.
Ancak unutulmamalıdır ki;
Beslenme ihtiyacı karşılanırken gıdaların helâl olması, insanın mânevî istikameti için çok mühim bir vesiledir. Çünkü helâl olmayan, haram ve şüpheli şeylerle beslenen kişide ibadet şevki ve kulluk aşkı olmaz. Gönül mânen hantallaşıp duygusuzlaşır. Temâyüller nefsânî arzulara göre şekillenir. Böylece İslâm ahlâkı ve yüce fazîletler âdeta unutulur.
Yani, kulun mânevî inkişâfında helâl gıdanın çok mühim bir rolü vardır. Zira Cenâb-ı Hak:
“Ey insanlar! Yeryüzünde bulunanların helâl ve temiz olanlarından yiyin…” (el-Bakara, 168) buyurarak helâl, temiz ve nezih gıdalar ile gıdalanmamızı emir buyurmaktadır. Helâl kazancın ehemmiyetini tebârüz ettiren nice hakikatin hulâsası olarak;
Kişinin dindarlığı, gıdasının helâlliği nisbetindedir.” denilmiştir. Çünkü insanın karakteri üzerinde dört büyük müessir vardır. Bunlar:
  1. Aldığı gıdanın helâllik derecesi.
  2. Anne-babanın tesiri.
  3. Tahsil gördüğü okul ve yetiştiği toplum.
  4. Muhabbet beslediği kimselerin mânevî durumu.
Yani muhabbet duyulan kimse, yanlış yolda ise seven kimseyi de yanlışa sevk eder. Şayet istikâmet üzere ise, onu da istikâmet üzere olmaya yönlendirir. Aynen bunun gibi helal lokma, insanı istikâmet üzere olmaya yönlendirirken haram lokma da insanı Hak’tan uzaklaştırır.
Günümüzde şehirleşmenin bir neticesi olarak gıda hususunda dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da, yemek kokusu ile komşuya eziyet etmemektir. Yine kiraya verilen dükkânlarda menfî satışların olmamasına ehemmiyet göstermek de kazancın helâliyeti noktasında dikkat edilmesi gereken bir zarurettir.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Şebnem DergisiYıl: 2018 Ay: Şubat Sayı: 156

http://www.islamveihsan.com/yediklerimizin-maneviyatimiza-etkisi.html