7 Mart 2016 Pazartesi

SOBA GİBİYDİ AŞK…

SOBA GİBİYDİ AŞK…

Soba gibiydi eskiden sevgiler... Sıcacıktı, harlı ve devamlı!.. Sonraları kombiler çıktı; dokunmatik, mekanik ve zamanlı... İliklerine kadar ısınarak ama bir o kadar da çekinerek severdin... Bir bebeğe, bir çiy tanesine, tomurcuğa, kuş kanadına dokunur gibi ürkerek ve mesafeli severdin...

 Soba gibiydi eskiden sevgiler; sabırla, emekle, meşakkatle kurardın. Yediğin dirsekleri uygun yere konumlandırır, uç uca ekleyerek yol olmayacağını anlardın... Onu besleyecek yakacağını kendin toplardın çalıdan çırpıdan. Öncesinde hazırlanır, biriktirir de öyle yakmaya kalkardın ateşi. Zamane kombilerdeki gibi al elektriği, poff, yandı ateş değildi...

 Soba gibiydi eskiden sevgiler... Her şey tam olsa bile, yakmak herkesin harcı değildi!.. Her zaman beklendiği gibi olmaz, bir kibrit çakmakla yanmazdı. Bazen inat eder, bazen naz ve bazen de koyu keder... Maharetle tutuşturmalıydı, dilinden anlamalıydı ki; yanmasın elin ayağın, tütüp yaşarmasın gözün... Ama bir kere yandı mıydı çayını çorbanı, sıcacık ekmeğini suyunu paylaşırdın...

 Üşümemek ile yanmamak arası dengeyi ayarlamalıydın. Ters rüzgârları kollamalı, fazladan çabalamalıydın. Bir iki tüterdi tütmesine ama devam ederdi yanmaya da ısıtmaya da sonradan... Hatta bazen eskiyi püsküyü, hatayı, çeri çöpü de atar, yakar öğütürdün aradan...



Soba gibiydi aşk, sevdiğin insandı... Kurulduğu gün de, yandığı gün de özeldi. Çıtır çıtır sohbet eder, sıcaklığını hissetmen için 'yakınında' olman yeterdi... Oysaki kalorifer herhangi biri, yahut sıradaki... Sıcak mı değil mi anlamak için illaki 'dokunmak' gerekli...

Soba gibiydi eskiden sevgiler; yüreğinin ısındığı tek merkez vardı! Oysa ya şimdi? Zamane kombileri ve başka başka odalarda bir sürü peteği...

 Soba gibiydi eskiden sevgiler... Sönmesin diye ateşi hep beslemeli, gözünü dört açmalıydın. Hele de körebe hiç oynanmazdı, yanardın! Kıymetliydi... Sönmesin diye gözünün içine bakardın. Çünkü tekrar yakmak zahmetliydi!..

Tıpkı tekrar sevmenin zor olması gibi; yeniden başlatmak zaman alırdı... Galiba artık sevdanın da kıymeti kalmadı. Her yerde zamane kombileri var. Söndü mü? Bas düğmeye, alsın elektriği; yansın tekrar!..

Ninem diyor ki; Ocak, içinden tutuşur...

Halime Gürbüz


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder