7 Nisan 2016 Perşembe

Bu dinde en zor iş

Bu dinde en zor iş
 

Çelebi Cemaleddin "rahmetullahi aleyh", Anadolu Velilerindendir.

Bir gün sevdiklerine;
- Bu dinde en zor iş nedir, biliyor musunuz? diye sordu.
- Bilmiyoruz efendim, dediler.

Buyurdu ki:
- Bu dinde en zor iş, “Doğru yol”u bulduktan sonra hep o yolda kalmak, sebat etmek, o yoldan hiç ayrılmamaktır.

Ve şöyle devam etti:
- Hud suresinde, Peygamber efendimiz aleyhisselama; “Emr olunduğun doğru yolda sabit kadem ol. O yoldan ayrılma!” mealindeki âyet-i kerime inince, Efendimiz aleyhisselam; “Hud suresi, sakalıma ak düşürdü” buyurmuşlardır.

Dinleyenler;
- Efendim, Sırat köprüsünden rahat geçebilmek de buna mı bağlı? diye sordular.

Cevabında;
- Evet, buyurdu. Dünyada İslam’a uymakta kılı kırk yararcasına titiz davrananlara, Sırat köprüsü o nisbette “Geniş” ve “Rahat” olacaktır.

- Ya aksi olursa hocam?
- Aksine gevşek, sorumsuz ve geniş davrananlara da o nisbette “Dar” ve “Sıkıntılı” olacaktır.

Dünyada en zor şey

Bir gün de, bir grup genç;
- Efendim, dünyada en zor şey nedir? diye sordular.

Cevaben;
- Hakkı batıldan ayırmaktır, buyurdu. Yani iyi nedir, kötü nedir? Kim sevilir, kim sevilmez? Bunu ayırabilmektir.

Sordular:
- Bu, o kadar mühim mi efendim?

- Elbette. Çünkü ahirette, “Hak” diye sarıldıklarının “Batıl” olduğunu görenler, kahrolacak, hüsrana uğrayacaklar. Peygamber efendimiz de biz ümmetine öğretmek için bu hususta dua ederlerdi.

- Nasıl efendim?

- “Ya Rabbi, bana doğruyu doğru olarak, yanlışı da yanlış olarak bildir. Batıla, hak diye sarılmayayım” diye dua ederlerdi.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder