Fedâkârlık, kâmil mü’minlerin şiârıdır. Kulu Rabbine yaklaştıran en müstesnâ insanlık cevheridir. Sevginin en hassas ölçüsüdür. Diğer bir ifâdeyle, sevginin kantarı fedâkârlıktır.
Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-:
“Kişi sevdiğiyle beraberdir.” buyurmuştur. (Buhârî, Edeb, 96)
Fakat muhabbetin kantarı fedakârlıktır. Allah Rasûlüʼnü gerçekten seviyor ve kıyâmet günü Oʼnunla beraber olmak istiyorsak, bugün Oʼnun yolunda fedakârca gayret göstererek, sevgimizi ispat etmemiz gerekmektedir.
KENDİMİZE YÖNELTMEMİZ GEREKEN BAZI SORULAR
Düşünmeliyiz ki başta Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz olmak üzere, ashâb-ı kirâmın, Hak dostlarının ve gayret-i dîniyye sahibi bütün ehl-i îmânın, Allah için sergiledikleri fedakârlıklardan bizde ne kadar hisse var?
Müslümanların sevinciyle ne kadar mesrur, ıztıraplarıyla ne kadar mahzunuz? Muzdarip din kardeşlerimiz için, elimizden, dilimizden ve gönlümüzden ne kadar fedakârlık hâlindeyiz?..
Bizler, Peygamber Efendimizʼin ümmetine göstermiş olduğu şefkat, merhamet ve bilhassa fedakârlığı hangi seviyede yaşayabiliyoruz?
Hidâyet bekleyenlere, İslâmʼı özümüzle ve sözümüzle ne kadar tebliğ ve temsil edebilmenin gayreti içindeyiz?
Hâl ve davranışlarımız itibâriyle, ne kadar Allah Rasûlüʼyle beraberiz? Ne kadar Oʼna yakın olma arzusundayız?..

http://www.islamveihsan.com/peygamberimizi-sevdigimizi-ispat-etmenin-yolu.html