11 Şubat 2015 Çarşamba

Günün Menkıbesi: Güreşe tutuştular

Günün Menkıbesi: Güreşe tutuştular
 

Hazret-i Hasan “radıyallahü anh”, hazret-i Ali’nin “radıyallahü anh” ilk ve büyük oğlu, Resul-i ekrem efendimizin de torunudur.

Ramazan-ı şerifte dünyaya geldi.
Doğar doğmaz Peygamber efendimiz aleyhisselamın kucağında buldu kendini.

Onun terbiyesiyle yetişti ki, bu, herkese nasip olmayan bir devletti.

Hazret-i Hasan ile hazret-i Hüseyin “radıyallahü anhüma”,
çocukken bir gün güreşe tutuştular.

Resulullah efendimiz de yanlarındaydı.
Ve ne hikmetse hazret-i Hasan’ı teşvik buyuruyordu.

Bu hâl, hazret-i Fatıma’nın garibine gitti.
Merakla döndü Efendimiz aleyhisselama:

- Babacığım!
- Buyur kızım.
- Görürüm ki Hasan’ı tutarsınız.
- Evet öyle.
Fatıma validemiz “radıyallahü teâlâ anha”, iyice meraklanmıştı:
- Ama Hasan daha büyüktür. Küçüğe yardım etmek daha münasip değil midir babacığım?

Efendimiz, sevgiyle baktılar ona:
- Doğru dersin kızım.
- Öyleyse?
- Ama Cebrail de Hüseyin’e yardım ediyor.

Resulullaha benzerdi

Ebu Hüreyre “radıyallahü anh” buyuruyor ki:
- Hasanı nerde görsem, gözlerim yaşarır, bir hatıra canlanır zihnimde. Şöyle ki; O, ufacık bir masumdu henüz. Peygamber efendimiz aleyhisselam onu kucağına aldılar. Baktım, minnacık elleriyle, dedesinin nurlu sakallarıyla oynuyordu. Yüzü, Resulullaha çok benziyordu. Öyle ki, onun gibi benzeyen yoktu daha.


Bir şey diyeceğim

Hazret-i Ebu Bekir de bir gün yolda giderken, küçük Hasanı gördü.
Oturmuş oynuyordu babasının yanında.

Hemen omuzlarına alıp, babasına döndü:
- Ya Ali!

- Buyur ya Eba Bekir!
- Kusura bakmazsan, bir şey diyeceğim.

- Bakmam, söyle.
- Bu, senden daha çok Resulullaha benziyor.


Keşke hurma olsaydı

Hazret-i Hasan ile Abdullah bin Zübeyr, sefere çıktılar bir gün.
Sonra büyükçe bir hurmalıkta mola verdiler.

Lakin kurak ve verimsizdi o yerler.
Hurma ağaçları meyvesizdi.

Abdullah bin Zübeyr, hazret-i Hasana döndü ve;
- Keşke şu ağaçlarda hurma olsaydı, dedi.

Hazret-i Hasan;
- Ya, iyi olurdu, dedi.

Ve dua etti içinden:
“Ya Rabbi! Hurma bitir şu ağaçta!”.
O anda yeşillendi ağaç.
Ve hurma ile doldu dalları.
 
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder