31 Aralık 2013 Salı

Bir Dava'ya Gönül Vermek

Said Nursi ve İman Davası
Burcu Ercivan
 
Bir Dava'ya Gönül Vermek
 
Burcu Ercivan
 
 
Ahh ekmek gibi , hava gibi , su gibi..
Bu yol öyle bir yoldur ki eğer muvaffak olursan seni mahşerde Peygamber (sav) sancağı altına götürür..
 
Her yiğidin harcı değildir dava sahibi olmak. İlk önce kendinden vazgeçeceksin.

Bilal-i Habeşi misali bağrına kızgın güneşin altında taş basacaklar ama sen gık bile demeyeceksin.
Hz. Hamza r.a gibi etlerini liğme liğme edecekler ama sen gülümseyeceksin.
Bediüzzaman Said Nursi gibi defalarca zehirleyecekler seni , ama sen asla davandan vazgeçmeyeceksin!.. Ve Hz. Muhammed (sav) gibi ; ''Bir elime Ay'ı bir elime Güneş'i verseniz yine de davamdan vazgeçmem!'' diyeceksin! Dava böyle bir şeydir kardeşim ,yolu dikenlidir. Ayağını seven gelmesin..
 
Başta Peygamberimiz olmak üzere buraya yazarak sığdıramayacağım bütün bu İSLAM KAHRAMANLARI'nın bizim için yaptıkları onca şeyi duyduktan sonra kafama göre yaşadığım bu amaçsız hayat bana zehir olmaya başladı kardeşlerim. 25 yıldır dünya namına tatmadığı lezzet kalmamış bu kardeşiniz anladı ki o lezzetler bir zehir hükmündeymiş.. Damarlarımda gezen , birden değil beni yavaş yavaş öldüren..


Bu hayata geliş amacımızı sorgulamak neden aklımıza gelmez ki?

Senelerce okullara git , kendini geliştirmek ve eğitmek için onlarca şey yap ama bu dünya ya neden geldiğine dair tek bir harf öğrenme.. Nasıl yıkadılar beyinlerimizi, kim bu imanımıza kast eden insan görünümlü şeytanlar!? Ne istediler bizden..
Bediüzzaman hazretlerinin hayatını bir çizgi diziden izlediğim günü hiç unutamıyorum.. Gözlerimden yaşlar dizlerime dizlerime dökülürken biz kardeşleri için çektiği sıkıntıları bu şekilde öğrenmek çok zoruma gitti , utandım.. Ne de olsa karşımda 80 yıllık ömrü hayatında dünya namına hiç bir lezzet tatmamış bir İslam kahramanı, onun karşısında ise 25 yıllık ömründe tatmadığı lezzet kalmamış ben..

Bu davaya gönül vermiş kardeşleri Rabbim internet üzerinden tanıttırdı, elhamdülillah.. Kendimi düzenlenen ilk Bediüzzaman sempozyumunda buldum. Onlardan biri olan Uğur Akkafa abimi görünce dayanamayıp yanına gittim ve sadece şunu söylediğimi hatırlıyorum; Abi Allah sizlerden razı olsun..
 
Bundan 2yıl önce bana da kendi çapımda, sosyal medyadan kardeşlere ulaşma fırsatı verdi san-i zül celal.7 ay önce örtünmeyi nasip etti. Twitter de, bu aciz kardeşlerine yürekten inanmış 10 bin kardeşimin şahitliğiyle örtü şerefine kavuştum.

Deri eldivenli , kırmızı kazaklı bir kız twitter de ; Allah'tan başka ilah yoktur! diye haykırıyor..Örtünmek istiyor ama nefsini yenemiyor.Kimi yalancısın diyor , kimi ise helal olsun!.. Onca kişinin tertemiz duasına muvaffak olmayı nasip etti Allah celle celaluhu, onların duaları yüzü suyu hürmetine belki de örtünmeyi nasip etti bu fakire, elhamdülillah..
Şimdi ise bir davaya gönül verdim ; İMAN DAVASI , ya kazanacaksın ya da kaybedeceksin..İçimden öyle çok dua ettim ki; Bu hizmet halkasına beni de dahil et Ya Rabb!.. diye.Nasıl içimden koptuysa , duaları geri çevirmeyen zül celal , bu fakire tenezzül etti SubhanAllah!..

O gün yanına gittiğim Uğur Akkafa abim facebookta yazılarıma rastlıyor ve bana mesaj atıyor.Olacak şey mi? Evet Allah dilerse olur.. Risale Ajans'a geçmem ve bu davaya dahil olmam işte aynen böyle oldu.Allah bu kulunu duydu, duyurdu.. O gece sevinçten uyuyamadım. Çünkü sevgiliden cevap gelmişti; ''sen iste yeter ki ey kulum! Ben olmazları bile oldururum..''  
 
Daha önce kendi başına bir şeyler yapmaya uğraşırken şimdi bir sürü dava kardeşim oldu,elhamdülillah.. Artık yanan imanlara koşan , kardeşlerimin Burcu ablasıyım. Peygamberimin (sav) mesleğini dava edinen , Üstad'ın bin bir zorluklarla verdiği mücadelesine karınca kararınca da olsa desteği bulunan biriyim, elhamdülillah..

Bu öyle bir şeydir ki gece herkes belki iyi bir eş, belki iyi bir iş, belki iyi bir kariyer hayal ederken sen daha fazla nasıl hizmet edebilirim, kardeşlerime daha çok nasıl yararlı olabilirim diye düşünürsün. Onların senin vesilenle değişen hayatlarını duyar, sevinçten hıçkırıklara boğulursun..
 
Zübeyir abimin mektubunu ilk duyduğumda ; işte bu dedim! işte bu.. Kalbimde yanan tam da bu.. Artık bende , bana onları sen mi kurtaracaksın diye fısıldayan şeytana Zübeyir Gündüzalp abim gibi ; evet ben kurtaracağım! var mı bir diyeceğin? diyorum.

Ücretini ise;  öteki dünya ya kıyasla bir hiç hükmünde olan bu dünya da değil , ebedi saadet yurdu olan öteki ve gerçek hayatta sadece Rabbimden istiyorum.Hem ''Allah razı olsun'' sözünden daha pahalı bir mülk, bir ücret de tanımıyorum.. Son olarak Üstad gibi bende diyorum ki ; 
 
 
Saçlarımız kadar başımız olsa o da bu DAVA'ya feda olsun!..
 
 
Tarih : 26.12.2013 Kaynak : Risale Ajans
 
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder