22 Mart 2017 Çarşamba

"Lütfen bunu kabul buyurunuz"

"Lütfen bunu kabul buyurunuz"

Resulullah Efendimiz Tebük Harbi için Eshabından yardım isteyince Eshabın zengin olanları, güçleri nisbetinde yardımda bulundular.


Hazret-i Sehl bunu işitti.
Üzülüp kederlendi!...
Zira kendisi fakirdi.
Yardım edemeyecekti.
Hemen evine gitti.


Çocuklarının ihtiyaçları için ayırmış olduğu “bir avuç hurma” vardı. Onu aldı ve Sevgili Peygamberimizin mübarek huzuruna vardı.

O hurmayı uzatıp;
"Ey Allah’ın Resulü! Evimizde bundan başka yiyecek bir şeyimiz yoktur. Bu hurma, benim ve kızımın yardımlarıdır. Lütfen kabul buyurunuz ve bize bereketle dua ediniz" diye yalvardı.


Efendimiz onu aldı.
Sevinip duygulandı...


O “bir avuç hurmayı” bizzat kendi mübarek elleriyle alıp diğer bütün hediyelerin üstüne koydu.

Ve bereket için dua etti.

Münafıklar bunu gördüler.
Ve onu küçümsediler.


"Allahü teâlânın, Sehl bin Hanif'in bir avuç hurmasına ihtiyacı yoktur" diyerek onu kınadılar.

Hatta aşağıladılar.
Alay konusu yaptılar.
Aralarında gülüştüler.


Münafıkların bu davranışı üzerine, Allahü teâlâ, mealen;

“Sadaka hususunda, gücünün yettiğinden başkasını bulamayan fakirlerle eğlenenlere, pek acıklı azap vardır" âyet-i kerimesini gönderdi.

 Abdüllatif Uyan






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder