Hz. Osman (r.a.) Peygamber Efendimiz’in kızı Hz. Rukiye (r.a.) ile nasıl evlenmiştir?

Nübüvvetten evvel Peygamber Efendimiz’in kerîmeleri Hz. Ümmü Gülsüm ve Rukıye (r.a), Ebû Leheb’in oğulları Uteybe ve Utbe ile nişanlanmış olup henüz evlenmemişlerdi. Tebbet Sûresi nâzil olunca Ümmü Cemîl, oğullarına:

“−Rukıye ve Ümmü Gülsüm dinden çıkmışlardır. Onlardan ayrılın!” dedi.
Ebû Leheb de:

“−Muhammed’in kızlarını boşamazsanız, başım başınıza harâm olsun!” diyerek yemin etti.
Onlar da daha evlenmeden Allah Resûlü’nün kızlarından ayrıldılar.[1]

Bu, Cenâb-ı Hakk’ın Efendimiz’e bir lutfu idi.

MÜBAREK EVLİLİK

Haber Hz. Osman’a (r.a.) ulaşınca çok sevindi. Hemen Fahr-i Kâinât (s.a.v) Efendimiz’e gelerek Rukıye (r.a) ile evlenmek istediğini söyledi. Sonunda bu mübarek evlilik tahakkuk etti. Güzel bir âile kurdular.

İnsanlar, “Bir insanın görebileceği en güzel zevc ve zevce Hz. Rukıye ile Hz. Osman’dır” derlerdi. (Sallâbî, Teysîru’l-Kerîmi’l-Mennân fî sîrati Osman ibn-i Affân, s. 19)

[1] Bkz. İbn-i Sa’d, VIII, 36-37; Beyhakî, Delâil, II, 338-339; Heysemî, VI, 14.

Kaynak: Dr. Murat Kaya, Hz. Osman’dan 111 Hayat Ölçüsü, Erkam Yayınları

http://www.islamveihsan.com/bir-insanin-gorebilecegi-en-guzel-cift.html