13 Kasım 2015 Cuma

Efkan Vural - Her şeye rağmen yaşamak çok güzel-90

Efkan Vural - Her şeye rağmen yaşamak çok güzel-90

SEVGİLİ EFKAN HOCAM Milliyet Blog'daki Yazı dizisine ÖZETLEYEREK ŞÖYLE DEVAM ETMİŞ... 

SEVGİLİ EFKAN HOCAM , YAZIDAKİ KONULARI VE ÇOK KIYMETLİ TAVSİYELERİNİ MADDELER HALİNDE ÖZETLEMİŞ AŞAĞIDAKİ YAZININ SONUNDA...

Allah razı olsun hocam... Sizi çok seviyorum canım hocam...

Sevgili Efkan hocam benim en iyi dostum, akıl danıştığım büyüğüm, kendime örnek aldığım mütevazi, dürüst, ahlaklı, dindar, çalışkan, Allah'ın -inşallah- salih bir kuludur.

Benim namaza başlamama -oturarak teyemmümle nasıl kılacağımı öğreterek ve namazın önemini anlatarak- vesile oldu, yani beni Rabbimle buluşturdu. Allah ebediyyen razı olsun.
Allah bizleri sevdiklerimizle birlikte cennette de komşu etsin.

YALNIZ ŞUNU BELİRMEK İSTİYORUM. BEN BUNLARI YAYINLARKEN EFKAN HOCAMA HEP ŞUNU DEMİŞİMDİR:

HOCAM UTANIYORUM, İNŞALLAH BİRGÜN VUSLAT OLUNCA BUNLARI YAYINLAMAN DAHA GÜZEL OLMAZ MI?

OLSUN CELAL MERAK ETME, SEN ÖLÜRSEN YİNE YAYINLARIM... DİYOR.

Çok emek harcayıp özet haline  getirmişsiniz. İyi ki varsınız hocam, bizi komşu yapana hamdolsun...

http://blog.milliyet.com.tr/her-seye-ragmen-yasamak-cok-guzel-90/Blog/?BlogNo=514534

Her şeye rağmen yaşamak çok güzel-90


Her şeye rağmen yaşamak çok güzel-90

 Celal ÇELİK ’in hayata dair, ahlaki, dini ve felsefi yorumlarını yayınladığım yazı dizisini, sevgili Celal ÇELİK’in tüm yazılarını gözden geçirerek kısa ve öz olarak sizlere sunmaya devam ediyorum.

Allah’ın insanlara verdiği en önemli nimet akıldır. Akıl terazidir. Şeytandan gelen vesveseleri ve Rahmani sesleri tartar ve bir karar verir.

Allah’ta verilen o kararı yaratır. Bu, Allah’ın bu imtihan dünyası için koyduğu bir kanundur. Kişiye, verilen o kararın neticesinde sevap yada günah yazılır.

Evet mühim olan başlamak. Mühim olan abdest alıp seccadeye oturmak... Namaza başlamak için niyet etmek... Kalk yiğidim uykudan !

Yen kardeşim şu kötülüğü emreden nefsi;

Yen şu huzurdan kovulmuş kibirli şeytanı...

Unutma! Sen onların kölesi değil, Allah’ın kulusun...

Aklımızı kullanmak

Yaklaşık 15 milyar hücreden oluşan beynimizin her bir hücresinde bilgisayar işlemcisi gibi sayısız işlemler gerçekleşir.

Beynimiz bir bilgisayar işlemcisi gibi bilgileri alır, işlem yapar, saklar ve depolar, harddisk gibi... İnsan beyni kulak, göz, his gibi kanallardan gelen bilgileri değerlendirir.

Beynimiz, muazzam bir sistem örneğidir. Ayrıca beyin çevresel sistemle ağ bağlantıları, nöronlar aracılığıyla bağlantı kuruyor. Beynimiz aldığı ve oluşturduğu bilgiler ışığında, vücudun çeşitli organlarına mesajlar gönderir. Görmemiz için gözümüze, koklamamız için burnumuza, dokunmamız için parmaklarımıza, duymamız için kulaklarımıza, tatmamız için dilimize elektrik sinyalleri gönderir. Bu sinyallar ilgili organlarda fiile dönüşür.

Peki bu kadar muhteşem yaratılıp bize verilen bu mükemmel organı ne kadar kullanabiliyoruz.

İnsanın ibadetlerle sorumlu olmasının ilk şartı akıllı olmaktır. Çocuklar ve deliler ibadetten muaftır. İnsan ancak aklını kullanarak iyiyle kötüyü ayırt edebilir.

Kullanılmayan eşyaların zamanla paslanıp işlevini yitirmesi gibi, beyin bilgisayarımızı sürekli kullanmazsak zamanla körelir; nefis ve şeytanın emrine girer.

Allah-u Teala hazretleri, biz insanların nefsimize uyarak tembellik edeceğimizi ve aklımızı çalıştırmayacağımızı biliyor. Fakat Allah kullarını çok seviyor.

Fakat bizler, bırakın Kuran’ın Türkçe mealini, gazete bile okumuyoruz. Mesela, Facebook’ta sadece kısacık yazı ve resimleri beğeniyoruz. Bizim yerimize akıllı telefonlar düşünüyor !!

Günümüzde pekçok üniversite mezununun bile en son okuduğu kitap okuldaki ders kitabı imiş.

Sevgili Celal ÇELİK’in yazılarından özetleyerek yukarda sunduğum bölüm ışığında aşağıdaki yorumları yapabiliriz:

1-İnsanı diğer varlıklardan ayıran en önemli özellik akıllı olmasıdır.

2-Aklımızı kullanarak hayatımıza yön vermeliyiz.

3-Şeytanın ve nefsimizin emirlerine uymamalıyız. Aklımızın ve imanımızın gereğini yapmalıyız.

4-Aklımızı çalıştıran beynimizi sürekli canlı tutmalıyız. Bunun içinde sürekli okumalı ve düşünmeliyiz.

5- İşleyen demirin pas tutmaması gibi, beynimizi çalıştırarak tembelleşmemesini sağlamalıyız.
 
 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder