Kul belaya neden uğrar?
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“Ey huzura kavuşmuş insan! Sen O’ndan râzı, O da senden râzı olarak Rabbine dön. (Sâlih) kullarım arasına katıl ve cennetime gir!” (Fecr, 27-30)
Resûlullah buyurdular:
Mükâfâtın büyüklüğü, belânın şiddetine göredir. Allâh, sevdiği topluluğu belâya uğratır. Kim başına gelene rızâ gösterirse, Allâh ondan hoşnut olur. Kim de rızâ göstermezse, Allâh’ın gazabına uğrar.” (Tirmizî, Zühd, 57/2396; İbn-i Mâce, Fiten, 23)
Allâh Resûlü ile Ebûbekir (r.a.) oturuyorlardı. Hz. Ebûbekir’in (r.a.) üzerinde eski bir abâ (elbise) vardı. Öyle ki, elbisenin uçlarını göğsünün üstünde ağaç çöpleriyle birbirine tutturmuştu.
Bu esnâda Cebrâîl (a.s.) nüzûl etti. Peygamber Efendimiz’e Allâh Teâlâ’nın selâmını bildirdi ve:
“–Yâ Resûlallâh! Ebûbekir’in bu hâli nedir? Eski bir elbise giymiş, uçlarını da ağaç çöpleriyle tutturmuş!” dedi.
Âlemlerin Efendisi:
“–Ey Cibrîl! O, malını Fetih’ten önce Allâh’ın dîni uğruna harcadı, onun için bu hâldedir.” buyurdu. Bunun üzerine Cebrâîl (a.s.):
“–Ona Allâh Teâlâ’nın selâmını bildir. De ki: Rabbin sana soruyor; “Şu fakr u zarûret içinde bulunman sebebiyle Ben’den râzı mısın, yoksa hâlinden şikâyetçi misin?””
Allâh Resûlü, dostu Ebûbekir’e (r.a.) dönerek:
“–Ey Ebûbekir! İşte Cibrîl burada, sana Allâh Teâlâ’dan selâm getirdi. -Yüce Rabbimiz buyuruyor ki: “Şu fakr u zarûret içinde bulunman sebebiyle Ben’den râzı mısın, yoksa hâlinden şikâyetçi misin?-
Ebûbekir (r.a.) bu iltifât-ı ilâhî karşısında sevincinden ne yapacağını bilemedi. Âdeta dili tutuldu. Bir müddet ağladı, ağladı… Sonra da:
“–Rabbimden mi şikâyetçi olacağım?!. Ben Rabbimden râzıyım, ben Rabbimden râzıyım, ben Rabbimden râzıyım.” dedi. (Ebû Nuaym, Hilye, VII, 105; İbnü’l-Cevzî, Sıfatü’s-Safve, I, 249-250)