28 Ekim 2014 Salı

Ahmed Şahin - Bir hicri yılbaşı muhasebesi

Ahmed Şahin - Bir hicri yılbaşı muhasebesi


Ahmed Şahin
a.sahin@zaman.com.tr
 

Bir hicri yılbaşı muhasebesi


İdrak ettiğimiz 1436. hicri yılımızın İslam alemine ve insanlık dünyasına hayırlar getirmesini diliyor, muhasebesini yaparak yaşayacağımız nice hayırlı hicri yıllar niyaz ediyoruz.

İzin verirseniz, yeni hicri yılımızın birinci ayı olan Muharrem’in 4’ünde, bir hicri yıl muhasebesi yaparak girmiş olalım yeni yılımıza. Girilen her yeni hicri yılda Bağdat halkına şöyle uyarılarda bulunuyordu meşhur muhaddis ve mutasavvıf İmam-ı Şibli Hazretleri:

- Ey Müslümanlar! Aylar geçiyor seneler bitiyor derken bir de bakıyoruz ki, daha da yakınlaşmışız önümüzdeki en büyük hesap günümüze. Öyle ise daha da yakınlaştığımız o büyük hesaba çekilmeden önce kendimizi hesaba çekerek yaşayalım yeni hicri yılımızı!..

İmam-ı Şibli’nin “kendimizi hesaba çekerek yaşamalıyız yeni yıllarımızı” manasındaki ısrarlı uyarılarından etkilenen bir talebesi sorusunu şöyle sorar:

- Yeni yılda, kendimizi hesaba çekerek yaşama konusunda bu kadar ısrar ediyorsunuz. Biz burada kendimizi hesaba çekerek yaşarsak sanki orada hesaba çekilmeyecek miyiz?

Maneviyat büyüğünün bu soruya cevabı şöyle olur:

- Evet, burada kendini hesaba çekerek yaşayan, orada hesaba çekilmeyebilir. Çünkü hadiste “Hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekin!” uyarısı yapılmaktadır. Bu uyarı sebepsiz değildir elbette.

Bu defa soru sahibi talebesi yeni yılda kendini hesaba çekerek yaşamaya yönelir. Yani, ahirette hesabını veremeyeceği işleri dünyada yapmamaya kesin karar verir. Hep yaptığı işlerin hesabını vereceğini düşünerek yapar. İşte kendini hesaba çekerek yaşamaya başladığı bu sıralarda bir gece rüyasında hocası Şibli’yi, beyaz bir ata binmiş bulutlara doğru uçup gidiyor şekilde görünce arkasından seslenir:

- Dur! ne olur birazcık dur da ben de geleyim seninle!. İmamın cevabı manidar:

- Ben bu hapishaneden bir kurtuldum bir daha durur muyum buralarda?.

Sabah ilk işi gördüğü rüyasını sormak için üstadını ziyarete gitmek olur. Bakar ki hocasının kapısında cenaze hazırlığı var. Onun hesabını yaparak yaşadığı dünyadan kurtulup ahiret saraylarına doğru uçtuğunu anlamakta gecikmez.

Ama hocasının bu ani gidişine de çok üzülür, her gece rüyada görmek niyetiyle okuyarak uzanır yatağına. Nihayet arzu ettiği hocasını rüyasında görerek merak ettiği sorusunu da sorar:

- Sen der, dünyada kendini hesaba çekerek yaşar, bize de hesabımızı yaparak yaşama ikazında bulunurdun, hesabın nasıl geçti, rahatça verebildin mi hesabını?

Hazret-i Şibli’nin cevabı sevinçli olur:

- Melekler beni hesaba çekmek üzere karşıma geçtikleri sırada Rabb’imden hitap geldi: “O kuluma hesap sormayın! Çünkü o dünyada kendini hesaba çekerek yaşadı, veremeyeceği hesabı yoktur burada! Şibli Hazretleri:

- Siz de der, hesabınızı yaparak yaşayın hayatınızı, veremeyeceğiniz bir hesapla gelmeyin buraya. Size de: o kulum hesabını yaparak yaşadı, veremeyecek hesabı yoktur burada, densin!

- Ne dersiniz? Biz de Şibli Hazretlerinin ikazlarını hatırlayarak harcadığımız hicri senenin sonunda, harcamaya başladığımız yeni hicri yılımızın da başında kendimizi hesaba çekerek hayatımızı bir gözden geçirsek mi? Geçtiğimiz senelerde hesabını veremeyeceğimiz işlerimiz olduysa, tövbe istiğfarlarla, hak sahipleriyle helalleşerek hesabımızı bir düzeltsek mi? İhmal ettiğimiz ibadetlerimizi, yerine getirmediğimiz hizmetlerimizi yapma azmine girsek, yeni hicri yıla daha derin bir İslami hayat yaşama niyet ve azmiyle girsek mi?.. Yoksa kendini hesaba çekmeden yıllarını tüketenlerin düştükleri gaflete biz de düşerek malum tekerlemeyi biz de mi tekrarlasak:

- Ayağını sıcak tut başını serin, hayatını yaşa düşünme derin mi desek? Fakat unutmamak gerek ki, yıllarını düşünmeden tüketenlerin duydukları son pişmanlık çok acı oluyor, hesabını yapmadan yaşadıkları yılların hesabını çok zor veriyorlar en sonunda!

Öyle ise var mısınız 1436. hicri yılımızın başında kendimizi hesaba çekerek yaşama kararı alma azim ve aşkına? En geriye attığımız bu bir numaralı meselemizi en öne alarak düşünme şuuruna?

Öyle ise var mısınız 1436. hicri yılımızın başında kendimizi hesaba çekerek yaşama kararı alma azim ve aşkına? En geriye attığımız bu bir numaralı meselemizi en öne alarak düşünme şuuruna?
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder